Kaynak: ANF, 6 Kasım 2010
AMED – Uluslararası Su Hakkı Sempozyumu’nda Türkiye’de uygulanan hidro-enerji politikalarının değerlendirildiği oturumda konuşan Diyarbakır Su ve Kanalizasyon İdaresi (DİSKİ) Genel Müdürü Fahrettin Çağdaş, şu anda tartışılan Su Kanunu Taslağı’na atıfta bulunarak; su havzalarının kullanımının yirmi yıl boyunca DSİ’ye verilmesi projesini eleştirdi. Çağdaş Diyarbakır’ın barajdan su kullanım oranının yüzde üç olmasına karşın tüm havzanın korunması ve kamulaştırılması sorumluluğunun ise belediyenin omuzlarında olmasının haksızlık olduğunu söyledi.
Diyarbakır Sümerpark içerisinde bulunan resepsiyon salonunda yapılan Uluslararası Su Hakkı Sempozyumu’nda konuşan DİSKİ Genel Müdürü Fahrettin Çağdaş, DİSKİ’nin suyun kaynağından alınarak kullanıcıya ulaştırılması ve sonrasında arıttıktan sonra tekrar kaynağına iade edilmesi sürecinde DİSKİ’nin örnek teşkil edecek bir çalışma yürüttüğünü ifade etti.
En temiz, içilebilir, kaliteli suyu en düşük fiyata kullanıcıya sunduklarını anlatan Çağdaş, bunun yanı sıra kentin gelecekteki su ihtiyacının planlanmasından havzanın korunması tedbirlerine kadar pek çok önemli proje yürüten DİSKİ’nin ve benzer su kuruluşlarının merkezi hükümet tarafından desteklenmesi gerektiğini savundu.
Bu günlerde üzerinde tartışılan bir taslağa göre Devlet Su İşleri’nin yetkilerinin genişletildiğini ve önümüzdeki yirmi yıl boyunca su kaynaklarının kullanımının üçüncü şahıslara, belediyelere ve şirketlere tahsis edebilmesi hakkının verilmesine dair bir çalışmanın yürütüldüğünü hatırlatan Fahrettin Çağdaş; DSİ’nin önüne hedef olarak koyduğu 1700 Hidro Elektrik Santrali ve Baraj hedefiyle birlikte düşünüldüğünde korkutucu olduğunu söyledi.
Çağdaş daha sonra şunları söyledi: “Ancak bu baraj ve HES’leri kendisi yapmıyor. İsteyene su kaynaklarını, havzalarını, nehirleri satmaya çalışacak. Ki bunun çalışmaları da başlamış durumda. Yalnız burada şu çok önemli mutlak koruma alanları ve diğer kamulaştırmaların yerel idarelerce yapılacağı hükme bağlanmış. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi şu anda suyunu Dicle Barajı’ndan temin etmektedir. Bu baraj sadece sulama amaçlı yapılmamıştır. Aslında barajın ilk inşası GAP Projesinin bir parçası olması nedeniyle sulama ve enerji amaçlıdır. Kentin su ihtiyacı tartışılırken bunun da barajdan alınmasına karar veriliyor. Şu anda bize verilen barajdaki mevcut potansiyelin sadece yüzde üçüdür. Buna rağmen tüm havzanın korunması, kamulaştırılması görev ve sorumluluklarını bize vermişler. Bir anlamda en ağır yük belediyelerin sırtına vurulmuş.”
Bölgedeki su havzalarının korunması, işletilmesi ve en temel hak olan temiz suyun muhataplarına ulaştırılmasında örnek alınacak çalışmalar yürüten DİSKİ’nin kendi bölgesinde bu hizmetlerin tamamına gelecekte de talip olduğunu söyleyen Çağdaş merkezi hükümetin bu konuda çalışma yapması gerektiğini de sözlerine ekledi.
ANF NEWS AGENCY