Kaynak: Günebakış, 3 Ekim 2011
Giresun’un Tirebolu ilçesine bağlı Akköy köyünde yapımı devam eden Aslancık Hidroelektrik Santrali Barajı çalışmaları sırasında patlatılan dinamitlerin alabalıklara zarar verdiğini ileri süren Eyüp Yılmaz, mağdur olduğunu ifade etti.
Karadeniz Bölgesi’nde yapımı süren Hidroelektrik Santralleri (HES) gündemde önemli yer tutmaya devam ediyor. Giresun’un Ataköy köyünde oturan Eyüp Yılmaz, evinin ve balık havuzunun tünel yapımı nedeniyle patlatılan dinamitlerden zarar gördüğünü iddia etti. Yılmaz, evinin ve alabalık havuzunun Aslancık HES Baraj inşaatının 50 metre yakınında bulunduğunu, tünelde yapılan çalışmalar, özellikle tünel içerisinde patlatılan dinamitlerin etkisiyle evinde ve balık havuzunda çatlaklar meydana geldiğini söyledi. Yılmaz, “Durumun Tirebolu Asliye Hukuk Mahkemesi’ne aksetmesi üzerine inşaat mühendisi Eyüp Dönmez bilirkişi tarafından mahkemeye sunulan teknik bilirkişi raporu ile tespit edilmiştir. Çıkan toz bulutlarından benim, ailemin sağlığı hem de çiftliğimde yetiştirdiğim balıklar olumsuz yönde etkilenmektedir” dedi.
Alabalık havuzunda günlük balık ölümlerinin başladığını, HES çalışmalarından dolayı zarara uğradığını dile getiren Yılmaz, “Mahkemeye sunulan teknik bilirkişi raporunda balık ölümlerinin herhangi bir hastalık ya da sudaki bozukluktan değil, sürdürülmekte olan HES inşaatının olumsuz etkisiyle olduğu tespit edilmiştir. Durum HES şirket yetkililerine de bildirilmiş ve gerekli önlemler alındıktan sonra çalışmalarını devam ettirmeleri istenmiştir. Ancak şirket yetkilileri herhangi bir önlem almadan çalışmalarını sürdürmeye devam ederek, ‘Ben cezamı öderim çalışmamı da sürdürürüm, senin zararın da beni ilgilendirmez istediğin yere git şikayet et, mahkemeye ver’ şeklinde cevap vermiştir. Bu HES inşaatından dolayı maddi ve manevi kayıp yaşamaktayım. İleride benim ve ailemin sağlığında telafisi mümkün olmayan sorunlar ortaya çıkabilir. Bunun sorumlusu kim olacak. Devletimizin yetkili ve ilgili makamlarına yaptığımız sayısız müracaatlar hep sonuçsuz kaldı” diye konuştu.
HES mağduru aileyi ziyaret eden Giresun Derelerin Kardeşliği Platformu sözcüsü Ali Dursun ise, “Elektrik üretecek, ülke olarak buna da ihtiyacımız var ancak elektrik üretirken doğal yaşama zarar vermeden üretmenin yollarına bakmamız lazım. Günümüzde rüzgardan, güneşten ve hatta deniz dalgasından elektrik üretiliyor. HES projeleri dışardan dayatılan projelerdir. Bizim kendi özgür irademizle ürettiğimiz projeler değildir. Çünkü bunun arkasındaki esas sorun sularımızın kullanım hakkının alınmasıdır. Bu projelerin esas amacı suların ticarileştirilmesidir, pazara indirilmesidir. Elektrik bahane, HESler şahane. Yoksul halkın verdiği vergilerden maaş alan DSİ’nin Giresun şube müdürü çıkıyor; ‘HES’ler yararlıdır, boşa akan sularımız değerlenmektedir’ diye basına açıklama yapıyor. Senin görevin HES’lerle ilgili açıklama yapmak değil, senin görevin sularımızın korunması, kollanması ve düzenlenmesidir. HES’lerle mücadele etmenin hukuki yolları var. Biz şu anda Türkiye’de görülmemiş bir şekilde Giresun’un Bulancak ilçesi Pazarsuyu deresinde bütün projeleri yargıya taşıdık ve yürütmesini durdurma kararı aldık. Şu anda Aksu ilçesinde 4 tane HES projesinin yürütmesini durdurma kararı aldık. Keşap ilçesinde iki tane Büyükdere HES projesinin yürütmeyi durdurma kararı aldık. Mahkemeler devam ediyor. Mahkemeden böyle bir karar çıkartılması elimizi güçlendiriyor. Giresun Çevre ve Orman İl Müdürü Ali Hıdır, bana ‘Siz gidiyorsunuz önemsiz şeylerle uğraşıyorsunuz, karayolları sahil yolu yaptı, oradan geçen araçlar ses yapıyor.
Bu sesin şehre gelmemesi için gidip bir dilekçe verip ses geçirmeyen panellerin koyulmasını sağlayabilirsiniz’ diyor. Şimdi buradaki vatandaşın evi ve balık havuzu HES alanına 50 metre mesafede olmasına rağmen 150 metre gösteren zihniyetten her şey beklenir. Desteğinizi bizden esirgemezseniz birlikte hareket ederek, yasal çerçeve içersinde mağduriyetinizin giderilmesi için ne yapmak gerekiyorsa yapmaya hazırız. HES’lere anlayış göstermekle kurtulamazsınız, şimdi balıklarınız ölüyor, ileride dereniz susuz kalınca burada yaşam bitecek ve göç etmek zorunda kalacaksınız. Bu projelere daha yapım aşamasında iken hep beraber karşı çıkmalıyız” şeklinde konuştu.
Giresun’un Tirebolu ilçesine bağlı Akköy köyünde yapımı devam eden Aslancık Hidroelektrik Santrali Barajı çalışmaları sırasında patlatılan dinamitlerin alabalıklara zarar verdiğini ileri süren Eyüp Yılmaz, mağdur olduğunu ifade etti.
Karadeniz Bölgesi’nde yapımı süren Hidroelektrik Santralleri (HES) gündemde önemli yer tutmaya devam ediyor. Giresun’un Ataköy köyünde oturan Eyüp Yılmaz, evinin ve balık havuzunun tünel yapımı nedeniyle patlatılan dinamitlerden zarar gördüğünü iddia etti. Yılmaz, evinin ve alabalık havuzunun Aslancık HES Baraj inşaatının 50 metre yakınında bulunduğunu, tünelde yapılan çalışmalar, özellikle tünel içerisinde patlatılan dinamitlerin etkisiyle evinde ve balık havuzunda çatlaklar meydana geldiğini söyledi. Yılmaz, “Durumun Tirebolu Asliye Hukuk Mahkemesi’ne aksetmesi üzerine inşaat mühendisi Eyüp Dönmez bilirkişi tarafından mahkemeye sunulan teknik bilirkişi raporu ile tespit edilmiştir. Çıkan toz bulutlarından benim, ailemin sağlığı hem de çiftliğimde yetiştirdiğim balıklar olumsuz yönde etkilenmektedir” dedi.
Alabalık havuzunda günlük balık ölümlerinin başladığını, HES çalışmalarından dolayı zarara uğradığını dile getiren Yılmaz, “Mahkemeye sunulan teknik bilirkişi raporunda balık ölümlerinin herhangi bir hastalık ya da sudaki bozukluktan değil, sürdürülmekte olan HES inşaatının olumsuz etkisiyle olduğu tespit edilmiştir. Durum HES şirket yetkililerine de bildirilmiş ve gerekli önlemler alındıktan sonra çalışmalarını devam ettirmeleri istenmiştir. Ancak şirket yetkilileri herhangi bir önlem almadan
çalışmalarını sürdürmeye devam ederek, ‘Ben cezamı öderim çalışmamı da sürdürürüm, senin zararın da beni ilgilendirmez istediğin yere git şikayet et, mahkemeye ver’ şeklinde cevap vermiştir. Bu HES inşaatından dolayı maddi ve manevi kayıp yaşamaktayım. İleride benim ve ailemin sağlığında telafisi mümkün olmayan sorunlar ortaya çıkabilir. Bunun sorumlusu kim olacak. Devletimizin yetkili ve ilgili makamlarına yaptığımız sayısız müracaatlar hep sonuçsuz kaldı” diye konuştu.
HES mağduru aileyi ziyaret eden Giresun Derelerin Kardeşliği Platformu sözcüsü Ali Dursun ise, “Elektrik üretecek, ülke olarak buna da ihtiyacımız var ancak elektrik üretirken doğal yaşama zarar vermeden üretmenin yollarına bakmamız lazım. Günümüzde rüzgardan, güneşten ve hatta deniz dalgasından elektrik üretiliyor. HES projeleri dışardan dayatılan projelerdir. Bizim kendi özgür irademizle ürettiğimiz projeler değildir. Çünkü bunun arkasındaki esas sorun sularımızın kullanım hakkının alınmasıdır. Bu
projelerin esas amacı suların ticarileştirilmesidir, pazara indirilmesidir. Elektrik bahane, HESler şahane. Yoksul halkın verdiği vergilerden maaş alan DSİ’nin Giresun şube müdürü çıkıyor; ‘HES’ler yararlıdır, boşa akan sularımız değerlenmektedir’ diye basına açıklama yapıyor. Senin görevin HES’lerle ilgili açıklama yapmak değil, senin görevin sularımızın korunması, kollanması ve düzenlenmesidir. HES’lerle mücadele etmenin hukuki yolları var. Biz şu anda Türkiye’de görülmemiş bir şekilde Giresun’un Bulancak
ilçesi Pazarsuyu deresinde bütün projeleri yargıya taşıdık ve yürütmesini durdurma kararı aldık. Şu anda Aksu ilçesinde 4 tane HES projesinin yürütmesini durdurma kararı aldık. Keşap ilçesinde iki tane Büyükdere HES projesinin yürütmeyi durdurma kararı aldık. Mahkemeler devam ediyor. Mahkemeden böyle bir karar çıkartılması elimizi güçlendiriyor. Giresun Çevre ve Orman İl Müdürü Ali Hıdır, bana ‘Siz gidiyorsunuz önemsiz şeylerle uğraşıyorsunuz, karayolları sahil yolu yaptı, oradan geçen araçlar ses yapıyor.
Bu sesin şehre gelmemesi için gidip bir dilekçe verip ses geçirmeyen panellerin koyulmasını sağlayabilirsiniz’ diyor. Şimdi buradaki vatandaşın evi ve balık havuzu HES alanına 50 metre mesafede olmasına rağmen 150 metre gösteren zihniyetten her şey beklenir. Desteğinizi bizden esirgemezseniz birlikte hareket ederek, yasal çerçeve içersinde mağduriyetinizin giderilmesi için ne yapmak gerekiyorsa yapmaya hazırız. HES’lere anlayış göstermekle kurtulamazsınız, şimdi balıklarınız ölüyor, ileride dereniz susuz kalınca burada yaşam bitecek ve göç etmek zorunda kalacaksınız. Bu projelere daha yapım aşamasında iken hep beraber karşı çıkmalıyız” şeklinde konuştu.