Peru’da çevre kirliliği nedeniyle olağanüstü hal: Peru Amazon ormanları içerisinde kalan 11 bölgesinde 2 aylık olağanüstü hal ilan etti. Bu kararın alınmasının nedeni yasa dışı altın madenciliği sonucu çevreye yayılan civa. Peru dünyanın altıncı büyük altın üreticisi ve bu sektör sayesinde 10 bin kadar kişiye iş sağlanıyor. Dünyanın birçok çokuluslu altın şirketi bölgede üretim yaparken doğa ve insan yaşamı olumsuz etkileniyor. Altın şirketleri nehirlerden altın elde etmek için civa kullanıyor ve özellikle denetlenmeyen kaçak altıncılar Reuters’a göre Amazon nehirlerine yılda 40 ton civa bırakıyor. Civa suyu kullanan tüm canlıların ve onlarla beslenen canlıların sinir sistemlerinde ağır tahribat yaratıyor. Civa yayılmasından etkilenen Madre de Dios bölgesinde nüfusun %41’inin (50 bin kişi) aşırı oranda civaya maruz kaldığı açıklandı. Hükümetin bölgede olağanüstü hal ilan ederek olası ölümleri ve zehirlenmeleri engellemek istemesine rağmen birçok örgüt hükümetin 2014’ten beri bölgede yaşanan kaçak madencilik ve civa sızıntılarından haberdar olduğunu ancak hiç bir şey yapmadığını söylüyor. Peru’da Şubat ayında da devlete ait petrol şirketinin ana petrol boru hattında yaşanan sızıntı sonrasında, Amazon bölgesine en az 3.000 varil ham petrol nehre karışmıştı. Amazon havzasını paylaşan 9 ülke ekonomik kalkınma amacıyla havzada dev barajlar dikiyor, baraj yapımı için kamulaştırılan arazilerde de maden şirketlerinin çalışmasına izin veriliyor.
Kaynak: Eco Watch
Yükselen okyanus seviyesi Florida’yı tehdit ediyor: Küresel ısınma nedeniyle okyanus seviyesinde yaşanan yükselme Florida’nın Everglades Ulusal Parkı’nda tuzlu su ile bataklıkların birleşmesine neden olmaya başladı. Bilim insanları okyanus seviyesindeki yükselme devam edecek olursa milyonlarca insanın hayat tarzında ciddi bir değişim olacağını söylüyor. Tuzlu suların karaya yayılması canlı yaşamını olumsuz etkiliyor. Ayrıca Everglades ormanları zengin yeraltı sularına sahip olan bir alan ve tuzlu suyun tatlı suya karışması içilebilir suların miktarını da azaltıyor.
Kaynak: npr.org
Dünyanın tarihi mirasları küresel ısınma tehdidi altında: Küresel ısınma sonucu buzullar eriyor, okyanus seviyeleri artıyor, hava olayları sertleşiyor, aşırı kuraklık, aşırı yağışlar, aşırı rüzgarlar, aşırı soğuk ve sıcaklar sıklaşıyor. Birleşmiş Milletler’in desteği ile 29 ülkenin tarihi miras alanlarında yapılan bir araştırmaya göre iklim değişiminin neden olduğu aşırı hava olayları 31 doğal ve tarihi miras alanını tehdit ediyor. Bu alanlar arasında Galapagos adaları, New York’un meşhur Özgürlük Heykeli, Venedik, Stonehenge çemberi bu alanlardan sadece birkaçı. Rapor eğer küresel ısınma biran önce durdurulmazsa insanlığın mirası olan bu alanların onarılamayacak ölçüde tahrip olacağını belirtiyor.
Kaynak: The Guardian
Kuraklık nedeniyle gıda desteğine ihtiyaç duyan ülkeler arasına Orta Amerika da katıldı: Küresel ısınma ve El Nino hava olayları nedeniyle Güney Asya’da başta pirinç ve kahve tarlaları olmak üzere birçok tarım arazisi su sıkıntısından dolayı son birkaç on yılın en büyük kuraklık dönemini yaşıyor. Afrika’nın güneyinde yine milyonlarca insan susuzluk nedeniyle topraklarını terk edip kentlere ve gelişmiş ülkelere göçüyor. BM yetkilileri açlık tehlikesi üzerinde duruyorlar. Geçen hafta yine BM yetkilileri bu kez Orta Amerika ülkeleri Honduras, Guetemala ve El Salavador’da yaşanan kuraklıktan kaynaklı olarak 2,8 milyon insanın gıda yardımına ihtiyacı olduğunu açıkladı.
Kaynak: Reuters
ABD Başkan adayı Trump Kaliforniya’da su sorunu olmadığını söyledi: ABD Başkanlık seçimlerinde Cumhuriyetçi Parti adayı Donald Trump ırkçı argümanları açıkça söylemekten geri durmadığı gibi çevre konularında da açıkça umursamaz açıklamalar yapıyor. Neoliberal politikaların en ateşli savunucu olan Trump’a göre Kaliforniya’da susuzluk sorunu yok! Kaliforniya aylardır tarihinin en yoğun kuraklığını yaşıyor. Son haftalardaki yağmuralara kadar barajlardaki su seviyesi ciddi olarak azalmıştı ancak bu yaz gelmesi beklenen yağmurların dahi kuraklığın etkisini tamamen gideremeyeceği konuşuluyor. Öte yandan Trump Kaliforniya’da yeteri kadar su bulunduğunu ancak suyun balık ve diğer türleri korumak adına çiftçilere verilmeyip okyanusa salındıklarını söyledi. Seçilecek olursa tüm suyu çiftçilere vereceğini ilan etti. Hiç bir sosyal ve ekolojik dengeyi gözetmeyen Trump her daim sermayenin yanında olmasına rağmen sermaye grupları tarafından bile aşırı sağcı bulunuyor. Demokrat aday Bernie Sanders ise konuşmasında Trump’ın bu açıklaması ile dalga geçti. Trump’ı tüm Kaliforniyalıların yaşadığı ve tüm biliminsanlarının açıkladığı durum hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğu iddiasını komik bulduğunu söyledi. Seçildiği takdirde küresel ısınma konusunda adım atacağını ve petrol şirketleri ile görüşerek kısa dönem kârlarının gezegenin geleceğinden daha önemli olmadığını anlatacağını söyledi.