12 Mayıs’ta U.S. Bureau of Safety and Environmental Enforcement’un yaptığı açıklamaya göre Meksika Körfezi’ndeki Shell petrol şirketine ait kuyularda yaşanan sızıntısı sonucu 2.100 varil petrol 60 kilometrekarelik bir alana yayıldı.
Shell yayılan petrolü temizlemek üzere uçak ve gemilerini yolladığını, petrolün körfez kıyısına vurmayacağını söyledi.
2010’da yaşanan BP petrol faciasından sonra Obama hükümeti kanunlarda önemli değişiklikler yapsa da U.S. Chemical Safety Board’un geçen ay yayınladığı raporda ne yasal düzenlemelerin ne de şirket uygulamalarının BP’nin neden olduğu felaketten bu yana ciddi bir gelişme göstermediğini açıklamıştı.
Meksika Körfezi’ndeki petrol kuyuları 1970’lerden beri birçok çevre felaketine yol açtı. Kuzey Amerika’da gerçeklemiş en büyük petrol sızıntısı 1979’da sondaj kuyusu Ixtoc I’in patlamasıyla gerçekleşmişti. Körfeze 9 ay boyunca günde yaklaşık 30.000 varil petrol sızmıştı. 2010 yılında yaşanan BP felaketi ise Ixtoc I’i geçmişti. 87 gün boyunca yaklaşık 5 milyon varil petrol körfeze sızmış ve patlama nedeniyle 11 işçi ölmüştü. Körfezdeki kirlilik sonucu binlerce balık, kuş ve bitki ölmüştü. BP’ye neden olduğu felaketten dolayı birçok dava açılmıştı ve bu facia BP’ye 42 milyar dolara mal olmuştu. Çevre faciası sonrası ABD Bölge Mahkemesi 2014 yılında BP’yi suçlu bulmuş ve BP 18,7 milyar dolar ödemeyi kabul etmişti.
Körfezde yaşanan çevre felaketleri küresel ekonomik sistemin bir sonucu. Küresel çapta yaşanan ekonomik rekabet şirketleri petrol fiyatları rekor seviyede düşse dahi üretim yapmaya zorluyor. Petrol çıkarmak uğruna okyanus tabanlarını delik deşik etmekten çekinmeyen şirketler çevre felaketlerine neden oluyor. Çıkardıkları petrol is neden olduğu karbon salımı ile küresel ısınmaya yol açıyor.
Kaynak: The Guardian