“İl Sınırlarında Bulunan Yeraltı Sularının Kirlenmeye ve Bozulmaya Karşı Korunması Hakkında Yönetmelik Çerçevesinde Kalite Sınıfları ve Muhtemel Kirlenme Nedenleri”nin yer aldığı bir tablo yayınlandı.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yayınladığı rapordaki bu tabloda seksen bir ilde yeraltı suyunun bulunduğu bölgeler belirtilmiş. Yeraltı su kalitesinin “iyi, zayıf, yeterli veri yok” olarak doldurulması, bir sonraki kolonda da kirlilik nedenlerinin ne olduğunun işaretlenmesi talep edilmiş. Yaklaşık olarak iki yüz elli yer altı suyu noktasından oluşan bu tablo için toplam atmış yedi adet yeraltı suyu veya izleme noktası için kalite sınıfları belirtilmiş durumda. Bunların kırk altı adedinin (%69’unun) iyi kalitede, yirmi bir adedinin (%31’inin) ise zayıf kalitede olduğu belirlenmiş. İki yüz elli yeraltı su varlığının sadece atmış yedisi için “iyi ve zayıf” bilgisinin edinilmiş olması başlı başına bir sorun. Veri olmayan yerler arasında özellikle sanayi gibi kirletici unsurların bulunduğu Edirne, Kırklareli, Kocaeli, Bursa, İzmir ve İstanbul gibi iller var. Ayrıca iyi kalite olarak işaretlenen kırk altı yeraltı suyu içinde Tekirdağ’dan on bir, Nevşehir’den beş, Kastamonu’dan altı kaynağa yer verilmiş. Tekirdağ’ı bir kenara koyarsak kır ağırlıklı bir hesaplamada su kalitesinin oransal olarak gerçekte olduğundan daha iyi durumda çıktığını söyleyebiliriz. Yani “yer altı sularının %69’u iyi kalitede” verisi gerçeği yansıtmıyor. Gerçeği yansıtmadığı gibi eksiklerinin hiç ifade edilmemiş olması da rapordan olumlu bir yargı çıkarılmaya çalışıldığı izlenimi yaratıyor.
Kirliliğin nedeni ne?
İncelediğimiz rapor sadece su kirliliğine dair bir rapor değil. Hava kirliliği de önemli bir sorun. Hava kirliliğinin birinci öncelikli sorun olarak tespit edildiği yirmi altı il raporda yer alıyor. Hava kirliliğinin başlıca kaynağı seksen bir ilin atmış üçünde evsel ısınma, yedi ilde imalat sanayi işletmeleri, beş ilde karayolu trafik, iki ilde diğer sanayi faaliyetleri, iki ilde termik santraller olarak belirtilmiş. Evsel ısınma kaynaklı hava kirliliğinin nedeni ve hava kirliliğine karşı önlem alınmasında başlıca zorluk kısmında yapılan açıklamalar şöyle: “halkın alım gücünün yetersiz olması nedeniyle ısınmada kalitesiz yakıt kullanımı hatta bazı atıkların yakılmasıdır. Kış mevsiminde hayvan dışkılarının yakacak olarak kullanılması, lastiklerin yakılması…” Bu durumun yıllar içinde arttığına ilişkin verilerde raporda yer alıyor. AK Parti’nin oy alma nedeni olarak ifade edilen “kömür, makarna dağıtması” çevre raporunda insanların gittikçe yoksullaştığının göstergesi olarak karşımıza çıkıyor.
Su kirliliğine yol açan nedenler arasında birinci sırada yer verilen evsel atıklar ise neoliberal politikaların bir sonucu olarak kamu hizmetlerine yönelik yatırımların ne kadar azaldığını, sanayi atık sularının, madenciliğin vb. alanlarındaki denetimsizliği ve özünde devlet kurumlarının çalışmadığını gösteriyor.