Kaynak: DİHA, 6 Kasım 2010
Diyarbakır’da düzenlenen ‘Uluslararası Su Hakkı Sempozyumu, ‘Uygulanabilir alternatif su hizmet modelleri’nin tartışıldığı oturumla sona erdi.
DİYARBAKIR – Diyarbakır Su Kanalizasyon İşleri (DİSKİ), Güneydoğu Anadolu Belediyeler Birliği (GABB) ve Su Hakkı Kampanyası tarafından organize edilen Uluslararası Su Hakkı Sempozyumu sona erdi. Sempozyumun son oturumunda Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi sözcüsü Ercan Ayboğa moderatörlüğündeki sempozyuma İspanya’dan (Spanish Association of Public Water and Sanitation Operators) Jaime Morell, DİSKİ Bilgi İşlem Daire Başkanlığı çalışanı Erhan Çetin, DİSKİ Atık Su Arıtma Bölümü çalışanı Yasin Akyol ile Su Hakkı Kampanyası çalışanı Serhat Resul’un katılımı ile “Uygulanabilir alternatif su hizmet modelleri” konusu tartışıldı.
‘Su alınıp satılır bir meta değil’
İlk konuşmayı yapan Resul, suyun insanlar tarafından metalaştırıldığına ancak alınıp satılabilir bir mal olmadığını en doğal yaşam kaynağı olduğunu söyledi. Türkiye gibi bir ülkede büyük metropol kentlerde içilebilir su kaynaklarının olmadığına dikkat çeken Resul, “Diyarbakır’da çeşmeyi açar açmaz akan suyu rahatlıkla içebiliyorsunuz. Ne yazık ki bu diğer büyük şehirler için geçerli değil. Bu konuda Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ni oluşturduğu metottan dolayı tebrik ediyorum” dedi. DİSKİ Bilgi İşlem Daire Başkanlığı çalışanı Çetin ise yaptıkları teknik çalışmalar ve alt yapı çalışmaları aktararak, bu konuda hassasiyetlerini anlattı.
‘Deklarasyon yayınlanacak’
İspanya’da konuşmacı olarak sempozyuma katılan Morell ise su kaynağının tek aidiyetinin kamuoyu olduğunu belirtti. Suyun insan yaşamı için olmazsa olmaz bir kaynak olduğunu belirten Morell, su tüketiminde tüm dünya insanlarının göz önünde bulundurulması gerektiğini ifade etti.
Son oturumun ardından sempozyum, sonuç deklarasyonu için ara verdi.
DİHA