A Haber – Deşifre programı, tanınmış 55 firmaya ait damacana sularını analiz ettirdi ve ortaya skandal sonuçlar çıktı… Alınan damacana su numunelerinin çoğunda yüksek miktarda mikrop saptanırken bazılarında da kanalizasyon kalıntısı tespit edildi.
Su şirketlerinin iddia ettikleri gibi, şişelenmiş su, olmazsa olmaz bir ürün değildir. Ambalajlı su için ileri sürülen olumlu argümanlara karşı, ambalajı suyun musluk suyundan çok daha pahalı olduğunu, şişe suyunun musluk suyundan daha kaliteli ve temiz olmadığını, plastik şişelerin doğada kirliliğe neden olduğunu, pet şişenin kendisinin üretimi, suyun şişelere doldurulması, nakliyatı, depolanması için gerekli olan enerjinin büyüklüğünü, tatlı su kaynaklarının korunması bir yana, suların ambalajlamasıyla daha hızlı tükendiğini yapılan araştırmalar göstermekte.
Şişe sularının satışı arttıkça, çeşme sularını içilebilir nitelikte olması için ayrılan kamusal kaynakların oranı ise her geçen gün azalmakta. Şişelenmiş suları ancak parası olanlar alabilir, bu bağlamda da ambalajlı su, herkesin yeterli ve kaliteli miktarda suya erişiminin önünde engeldir… Su Hakkı Kampanyası olarak, su altyapılarına yatırım yapılmasını, çeşme sularının güvenilir hale getirilmesini, ekonomik ve çevresel etkileri en az olan musluktan temiz içme suyu hakkımız olduğunu savunuyor ve herkesin yeterli kalite ve miktarda suya erişimin önünde engel olan, suların şişelenip satılmasına dayalı bu özelleştirme politikasına karşı durmak gerektiğini düşünüyoruz.
Bakmadan geçme:
Ambalajlı Özelleştirme
Bluewashing*
Şişelenmiş Suyun Enerji Açısından Etkileri
Su Hakkına ve Sanitasyona Neden İhtiyacımız Var?
Su Hakkını ve Sağlıklı Koşullarda Yaşama Hakkını Elde Etmek Neden Bu Kadar Uzun Sürdü?