Kaynak: Radikal, 30 Ocak 2012
Hasankeyf Kazı Çalışma Sorumlusu Batman Üniversitesi Rektörü Abdüsselam Uluçam, Hasankeyf Kalesi’ni korumak için 250 metre yüksekliğinde duvar örülmesini önerdi.Ilısu Barajı’nın yapımıyla Hasankeyf’in sular altında kalması tartışmaları devam ederken, su üstünde kalacak kısmın korunması amacıyla Batman Üniversitesi Rektörü Abdüsselam Uluçam’ın hazırladığı proje şaşkınlık yarattı. Projeye göre, Hasankeyf Kalesi’nin çevresi 250 metre yüksekliğinde duvarla örülecek.
Batman Üniversitesi Rektörü’nün Hasankeyf Kalesi’ni koruma amacıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı’na sunduğu proje kafaları karıştırdı ve uzmanları şaşırttı. Hasankeyf Kazı Çalışmaları Sorumlusu Batman Üniversitesi Rektörü Abdüsselam Uluçam, İçkale ile ilgili iyileştirme projelerinin olduğunu belirtti. Uluçam bu projeyi şöyle anlattı: “Kalenin korunması amacıyla baraj projesine dahil olmak üzere kayalık kesimin korunması için duvar örülmesi önerisinde bulunduk. Aşaması henüz yapılandırılmadı. Kültür ve Turizm Bakanlığı adına yapıyoruz. Hasankeyf’in su üstünde kalacak kesiminin tamamını kapsıyor proje.”
2014 yılından sonra Ilısu Barajı’nın tamamlanmasının planlandığını belirten yetkililer ise, son durum ile ilgili şu bilgileri verdi: “Baraj için tarih vermek henüz erken. Yarın su tutulacakmış gibi de çalışmalar sürdürülüyor. Yeni yerleşke alanında resmi kurumlar ile Hasankeyflilere örnek evlerin yapımı devam ediyor. Aşağı şehirdeki tarihi eserlerin nasıl korunacağı konusunda henüz çalışmalar kesinleşmiş değil. Ancak kaledeki tarihi eserlerin restorasyon çalışmaları devam ediyor. Büyük saray, paratoner, küçük sarayın bir bölümü ve gezi parkurlarının restorasyon çalışmaları aralıksız sürüyor. Baraj su tutsa da kaleye bir şey olmayacak. DSİ’nin devasa beton duvarları bir yerde burayı koruyacak.”
‘Bu duvar ucube olur’
Batman Hasankeyfliler Derneği Başkanı Arif Arslan, duvar inşa edilmesini komik bulduğunu söyledi. Beton duvarın, Hasankeyf’in siluetini kötü etkileyeceğini söyleyen Arslan, “Şehrin kale kesimi dışındaki Zeynel türbesi, eski tarihi köprü, Koç Camii, El-Rızk Minaresi ve eski çarşı nasıl sular altından kurtulacak, bunlar bilinmiyor” dedi. Arslan, kayalık ve mağaraların sudan zarar göreceğini göz önünde bulunduran DSİ’nin kale etrafına çekmek istediği devasa beton duvarın da görüntü kirliliğine neden olacağını vurguladı. Batman Belediye Başkan Vekili Serhat Temel ise “Kalenin Dicle’den yüksekliği 150 ile 200 metre arasında. Bu duvar ‘ucube’ olur” dedi.
Uzmanlar ne diyor?
Doğa Derneği Hasankeyf Kampanya Koordinatörü Dicle Tuba Kılıç, Hasankeyf’e bütün olarak bakmak gerektiğini vurguladı. Tuba Kılıç, ‘duvar projesi’nin ise bilimdışı olduğunu söyledi. Kılıç, öneriyi şöyle değerlendirdi:
“Kaleyi ve oradaki şehri koruduğunuzda Hasankeyf’i korumayacaksınız. Fiziki olarak neye benzeyeceğini hayal edemiyorum. Vadi eko-sistemin üzerine kurulmuş kale mağaraları, kuyuları, gizli geçitleri olan bir yer. Vadinin etrafı çevrilemez, yine bir şeylere zarar verirsiniz. Kale altı ve üstü kireçten oluşan bir yapı. Etrafını beton ile çevirseniz bile su sızacaktır. Bunlar oyalama taktikleri. Ne bilimsel ne de kültür varlıklarını koruma kanunumuza uygun. Kurtarma projeleri de bu şekilde yapılmamalı. Parçalı düşünülemez. Hasankeyf’te kaç tarihi eser olduğu bile belli değil, hangisinin en önemli olduğunu bilmeden en görünen yer kale diye etrafını çevirmek kabul edilebilir değil. Gerçek değil.“
Arkeologlar Derneği İstanbul Şube Başkanı Doç.Dr. Necmi Karul ise rektörün önerisinin iyi niyetli bir çözüm arayışı olsa da projeyi çok gerçekçi bulmadığını vurguladı. Karul, “Buranın sular altında kalacak olması sorun. Bunun çözümü tek bir baraj değil daha fazla sayıda küçük ve kısa mesafelere dik alanları sular altında bırakacak baraj göllerinin yapılması” şeklinde konuştu.
İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı
Cemal Gökçe’ye göre ise 250 metre yüksekliğindeki duvar projesi çok iddialı: “Oraya yeniden bir kale yapmak gibi. Projeye bakmak lazım. 250 metrelik bir duvarın kalınlığı, temeli nasıl olur, bunları da düşünmek lazım. Oturacağı yerle birlikte düşünmek lazım.”