Kaynak: Zaman, 12 Ocak 2012
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, hidro elektrik santrallerine (HES) muhalefet eden çevrelere “Bu mücadeleniz bize yol, su ya da köprü olarak değil; doğalgaz ithalatı olarak döner.” diye seslendi.
12-13 Ocak tarihlerini kapsayan 3. Ulusal Enerji Verimliliği Forumu ve Fuarı (UEVF-2012) törenle açıldı. Törene Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Başkanı Mehmet Soğancı katıldı.
TBMM Enerji ve Tabii Kaynaklar Komisyonu üyelerinin de bulunduğu toplantıda söz alan Taner Yıldız, petrol ile doğalgaz ürünlerinin Türkiye’ye maliyetinin 2011’de 55 milyar doları bulduğunu bildirdi. Yıldız, “Bu 55 milyar doların tamamı enerji sektöründe kullanılmıyor; 25 milyar doları ulaşıma gidiyor. Otobüs, TIR ve otomobillerde kullandığımız tüm petrol türevleri de bu meblağın içinde.” dedi.
Enerji alanında yürütülen faaliyetleri anlatan Yıldız, şunları kaydetti:
“Gelinen aşamada petrol ve türevlerini elektrik üretiminde kullanmıyoruz. Öte yandan yerli kömür kaynaklarına odaklanıyoruz. Bununla ithal kömürün önünü bir miktar kesiyor olmalıyız. Bu meyanda enerji kaynaklarını aramaya devam ediyoruz. İktidar olarak aramalara ayırdığımız kaynağı 12 kat artırdık. Yani ithalata dayalı olan petrol, petrol türevleri ve doğalgazın Türkiye’nin ihtiyaçlarına cevap verebilmesi adına tüm kaynaklara başvuruyoruz.
Artık yenilenebilir enerjinin tüm kaynaklarını hayata geçirmeliyiz. Bunların her birini kullanabilmeliyiz. Akkuyu’ya kurulacak nükleer santral, rüzgâr güllerinin 10 bin adedine denk geliyor. Biz, hem onları yapmalıyız hem de nükleer santrale devam etmeliyiz.”
Türkiye’de HES’e muhalefet eden çevreler bulunduğuna değinen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı, şöyle devam etti:
“Onların HES’e karşı mücadeleleri bize yol, su ya da köprü olarak değil; doğalgaz ithalatı olarak dönecektir. Her birimiz bu şuur içinde davranmalıyız. Zaman zaman hoyratça çalışan, çevre duyarlılığı olmayan müteahhitler de var. Ben onları destekleyemem. Çevreye saygılı yatırımları yapmalıyız.
Enerji verimlilğinde alacağımız çok merhale var. Bunun ev hanımlarına, tarım kesinlerine, sanayiciye hitap eden yanları malum. Sonuç olarak gelirlerimizi artırırken giderlerimizi daraltan bir bütçe ülkeye revadır.”
Rüzgâr ile ilgili yürütülen projelerden de söz eden Taner Yıldız, bunun tutarının 20 milyar dolar civarında olduğunu duyurdu. Projeyi 2015 veya 2016’ya dek tamamlayacaklarını bildirdi.
Ulaştırma tarafında 25 milyar dolar enerji maliyeti olduğunu yineleyen Yıldız, “Hususi otomobillerin kullanımında tasarruflu olabiliriz. Otomotiv sanayicileri de kullanıcıları da yakıt adına daha hassas olabilir.” uyarısı yaptı.
Türkiye’nin enerjide yüzde 20 tasarruf etmesini temel aldıklarını belirten Yıldız, toplumun duyarlı olması, tüketim eğilimini frenlemesi ile bu hedefin yakalanabileceğini sözlerine ekledi.
HİSARCIKLIOĞLU: ENERJİ TASARRUFUNUN PETROL KUYUSU AÇMAKTAN FARKI YOK
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise TBMM Enerji ve Tabii Kaynaklar Komisyonu üyelerinin Ulusal Enerji Verimliliği Forumu ile Fuarı’na katılımından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Türkiye’de enerji tüketiminin arttığına işaret eden Hisarcıklıoğlu, “Büyüyen bir ekonomiyiz. Özel sektör yatırım ve üretimde rekorlar kırıyor. Bunlar su yakarak değil enerji tüketerek oluyor. Gel gör ki en önemli sorunumuz enerjidir. Bakın sanayiciler olarak enerji deryasında gibi davranıyor cepten yiyoruz.” ifadelerini kullandı.
Petrol ve doğalgazın fiyatlarının gerilemesi için bir sebep olmadığını savunan Hisarcıkloğlu, o zaman verimlilği artırıp maliyetleri indirmeye odaklanılmasını önerdi.
TOBB Başkanı, enerji tasarrufu da iki petrol kuyusu açmaktan farklı olmadığını vurguladı. Sanayicilerden enerjiyi boşa harcamalarını isteyen TOBB Başkanı, şöyle dedi:
“Bu, cari açığa önemli bir çaredir. Enerjinin yüzde 80’ine yakınını dışarıdan temin ediyoruz. Hem ithal edip hem israf edeceksin. Bu, kabul edilemez. İsraf hem bu dünyada hem öbür dünyada bize döner. Bu dünyada gelirimizden oluruz, öbür dünyada da adama sorarlar. Çünkü enerjide 74 milyonun hakkı var. Onun için sanayciler olarak enerjinin değerini bilmeli, tasarruflu kullanmanın yolunu bulmalıyız.
Enerji tasarrufu ile maliyetlerimizi kısma mümkündür. Bu, rekabet gücünün korunması adına önemlidir. Bakın, Türkiyede tüketilen enerjinin önemli kısmı binalarda ısınma amaçlı kullanılmaktadır. 18 milyon konutun büyük bölümünde ısı yalıtımı yok. Burada büyük israf var. Yalıtım ile enerji gideri yarı yarıya inecektir. Yine evlerde tüketilen enerjinin yarısı da beyaz eşya kaynaklıdır. Buzdolabı fazla enerji harcamaktadır. 24 milyon buzdolabının 15 milyonu enerji verimliliği fazla değildir. Eski teknolojili ürünleri A sınıfı ürünler ile değiştirirsek bir Atatürk Barajı kazanmış olacağız. “