Kaynak: Vatan, 7 Mayıs 2012
2B Yasası’nı çıkaran ve kentsel dönüşüm için de düğmeye basan hükümet, gözünü bu kez havzalara çevirdi. ‘Ulusal Havza Yönetim Stratejisi Taslağı’ oluşturuldu. Taslak, bu ayki çalıştay sonrası Bakanlar Kurulu’na gelecek. Uygulama sonucu yüklü bir para dönüşümü de bekleniyor.
Hükümet, havzaların kullanımı ve korunması amacıyla yeni bir yol haritası hazırlanıyor. Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın koordinasyonunda çeşitli bakanlıklar ve kurumların katılımıyla ‘Ulusal Havza Yönetim Stratejisi Taslağı’ oluşturuldu. Taslak, bu ay çalıştayda ele alındıktan sonra Yüksek Planlama Kurulu ve Bakanlar Kurulu gündemine gelecek. Çalışma barajlardan köprülere, hidroelektrik santrallarından dere ıslahlarına kadar birçok çalışmayı kapsadığından, yüklü bir para dönüşümü de bekleniyor.
İşte taslakta öne çıkan bazı bölümler şöyle:
– 2012 sonuna kadar ulusal havza sınıflama sistemi geliştirilecek. 2015’e kadar da Ulusal Havza Entegre Yönetim Bilgi Sistemi oluşturulacak.
– 2015’e kadar Ulusal Su Planı hazırlanacak. 25 nehir havzasının koruma eylem planları önümüzdeki yıl tamamlanacak.
POTANSİYELİN YÜZDE YÜZÜ
– 112 milyar metreküplük toplam su potansiyelinin yüzde 42’sinin 2015’e kadar, yüzde 100’ünün de 2023’e kadar kullanıma sunulması hedefleniyor.
– 2023’e kadar yerleşim yerlerinin içme ve kullanma suyu ihtiyacının tamamı karşılanmış olacak. Tüm yerleşimler için atık su toplama ve arıtma sistemleri kurulacak.
– Hazihazırda 17 bin 180 MW olan hidroelektrik potansiyelinin 2023 yılında 47 bin MW’ye çıkarılması hedefleniyor. HES projelerinin ekonomik, sosyal ve ekolojik etkileri de değerlendirilecek.
– Taslağın en dikkat çekici bölümlerinden biri orman alanlarıyla ilgili. Bozuk orman alanlarında rehabilitasyon gerçekleştirileceğinin altı çiziliyor.
– Orman köylüleri için halen 300 bin olan istihdam düzeyinin 2015’te 350 bine çıkarılması hedefleniyor.
TÜRKİYE ‘SU STRESİ’ YAŞIYOR
Taslakta, Türkiye’deki havzaların mevcut durumuna da dikkat çekiliyor. Ülkenin 25 hidrolojik havzaya bölündüğü belirtilirken, mevcut 112 milyar metreküp kullanılabilir su kaynağından yararlanma oranının yüzde 36 civarında olduğu kaydediliyor. Kişi başına yıllık bin 500- bin 700 metreküp su ile Türkiye, ‘su stresi’ yaşayan ülkeler arasında yer alıyor.