Kaynak: CNN, 5 Haziran 2012
Diyarbakır’da, Dünya Çevre Günü nedeniyle yapılmak istenen yürüyüş, izin başvurusu yapılmadığı gerekçesiyle engellendi. Diyarbakır Çevre Hizmetleri Birliği Başkanı Metin Kılavuz, “Biz bu engellemeyi demokratik standartlarla özellikle çevreye karşı yapılmış bir hakaret olarak değerlendiriyoruz” dedi.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma Daire Başkanlığı, Diyarbakır Çevre Hizmetleri Birliği (DİÇEM) ile Diyarbakır Yerel Gündem 21 tarafından organize edilen “çevreye saygı” yürüyüşü nedeniyle Diyarbakır Valiliği karşısında bulunan Anıtppark’ta ellerinde çevre duyarlılığıyla ilgili Türkçe ve Kürtçe dövizler taşıyan çocuklar toplandı. Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Hafize İpek’in de katıldığı etkinlikte, çocuklar İstasyon Caddesi üzerinde bulunan Sümerpark’a gitmek için toplu halde yürümek isteyince polislerin engeline takıldı. Polisler, yürüyüşe Valiliğe başvuruda bulunulmaması nedeniyle izin vermeyeceklerini söyledi.
DİÇEB Başkanı Metin Kılavuz, Sümerpark’ta yapılması gereken basın açıklamasını Anıtpark’ta yaptı. Kılavuz, geçen yıl da aynı sloganlarla, aynı güzergahta çevreye saygı yürüyüşü yaptıklarını anımsatarak bildirimde bulunmalarına rağmen bu yıl valilik taarfından yürüyüşün engellendiğini söyledi.
Emniyet Müdürlüğü Trafik Şube Müdürlüğü’ne yürüyüş güzergahıyla ilgili bilgi verdiklerini belirten Kılavuz, şöyle dedi:
“Bu engellemeyi demokratik standartlarla özellikle çevreye karşı yapılmış bir hakaret olarak değerlendiriyor ve bu durumu kınıyoruz. Bu tür etkinlikler aslında izne de tabii değil. Ancak Anıt parka çocuklardan çok daha fazla polis gelmişti. Çevreye duyarlılığı arttırmanın kime ne zararı olacak” dedi.
GAP Projesi insanları yoksullaştırıyor
Bölgenin kalkınmasını hedef alan GAP projesinin kalkınmadan ziyade ekosistemin bozulmasına neden olduğunu belirten Metin Kılavuz, “GAP kapsamında Hasankeyf’te, Silvan’da, Munzur’da uygulanan barajlar ve HES Projeler tarihi ve kültürel mirası yok ediyor, ekosisteme önemli zararlar veriyor. Yine Mersin ve Sinop’ta yapılması planlanan nükleer santraller doğal ve sağlıklı yaşam koşullarını ortadan kaldırıyor. Bütün bu projeler insan ve doğayı hiçe sayıp kar etme amacıyla yapılıyor. Bu projeler yerine ekosisteme zarar vermeyen güneş ve rüzgar enerjisi gibi yenilenebilir, alternatif enerji kaynaklarının kullanılması gerekiyor. Bizler ekolojik yıkım getirecek bütün projelerin bir an önce durdurulmasını, yaşanacak bütün tahribat için ulusal ve uluslar arası düzeyde önlemler alınmasını istiyoruz. Doğa yaşam kaynağımızdır. Doğaya saygı, eşit, özgür ve adil bir yaşamdır” diye konuştu.
Basın açıklamasının ardından çocuklar otobüslere bindirilerek okullarına gönderildi.