Kaynak: Diyarbakır söz, 10 Eylül 2012
Doğa Derneği’nin davetlisi olarak Batman’da Ilısu Baraj Gölü altında kalacak tarihi Hasankeyf İlçesi ile ilgili söyleşi yapan Muğla Üniversitesi Öğretim üyesi Doç.Dr.Adnan Çevik, antik kent Hasankeyf’teki nesneleri bir bütün olduğunu taşınamayacağını belirterek, “Tarihi ilçeyi başkent yapan tek cazibesi taş köprüsüdür” dedi.
Batman’da Doğa Derneği’nin devetlisi olarak Hasankeyf ile ilgili söyleşi programına katılan Doç.Dr.Adnan Çevik, Hasankeyf’i başkent yapan tek özelliğin tarihi taş köprü olduğunu söyledi.
TARİHİN BAŞKENTİ
Hasankeyf’in taşınamayacağını, bir nesnesi bile eksik olduğunda anlamını yitireceğini anlatırken, “Hasankeyf taş köprü sayesinde başkent oldu. 1116 yılında yapılan ve 42 metre uzunluğuyla dönemin tek köprüsü Hasankeyf’teydi. Bu nedenle burası ticaret merkezi haline geldi. Yapılan araştırmalara göre, Hasankeyf’in 12 ismi bulunuyor; Tarihi ilçeye gelen her medeniyet kendi dilinde isim vermiş. Tüm isimlerin de kalenin kayası nedeniyle ‘kaya’ isimleri çağrıştırıyor” diye konuştu
KURTARILACAK ESERLER
Doç.Dr.Çevik, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun, “Hasankeyf’teki taşınacak tarihi eserleri taşıyacağız, bu eserleri kurtaracağız. Su altında kalanları da koruyacağız, ayrıca benzerlerini de yapacağız” açıklamalarına tepki göstererek, şöyle devam etti:
“Hasankeyf, İslam tarihi açısından eşsiz bir öneme sahiptir. Bu eserlerin taşınmasının bilimsel olarak mümkün değil. Önemli İslam eserlerinin başında Artuklu ve Eyyübi dönemlerinden kalan cami, külliye, türbe, zaviye, Saraylar ve Hasankeyf Köprüsü geliyor. Mesela bunlardan biri olan ve aşağı şehirde yer alan Büyük Saray’dan sonra Hasankeyf’in en görkemli harabesi görünümdeki Koç Camii, avluya acılan dev eyvanı estetik programın odağı yapan tasarım anlayışıyla Malatya Ulu camii ile birlikte bu esere, Anadolu camileri arasında eşsiz bir konum kazandırmaktadır.”
