Kaynak: Mynet Haber, 30 Nisan 2013
Fındıklı Dereleri Koruma Platformu Sözcüsü Hüseyin Acar, Fındıklı halkının, HES’lere karşı daha büyük birlik ve beraberlik içinde ödün vermeden mücadele etme kararlılığında olduğunu bildirdi.
Acar, yaptığı yazılı açıklamada, Fındıklı’da bu yaz HES şirketleri ve halk arasındaki mücadelenin daha da güçleneceğinin belli olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
“6 yıldır yaşam alanlarını koruyarak bir çivi bile çakılmasına müsaade etmeyen Fındıklılılar, bir kez daha HES için gelenleri geri gönderdi. Bugüne kadar hiçbir HES firmasının başaramadığını şimdi başarmaya çalışıyorlar. Yeni devraldıkları Turhan Regülatörü ve HES’in, beton tesisi projesini gündeme getirip, ÇED süreci ile çalışmaya başlamak istediler. Bunun bir aşaması olan bölgenin harita ve alan çalışmalarını yapmak üzere ilgili firma elemanları cumartesi alanda çalışmak istediler. Fındıklı Dereleri Koruma Platformu ve yöre halkının tepkileri sonrası çalışmaya gelenler jandarmaya teslim edildiği halde, tekrar pazar günü arabalarını değiştirip bu kez jandarma refakatinde çalışmak istediler. Fındıklı Dereleri Koruma Platformu üyeleri ve yöre halkının direnişi sonucu bu kişiler yöreyi terk etti.”
Fındıklı halkının HES’lere karşı daha büyük bir birlik ve beraberlik içinde ödün vermeden mücadele etme kararlılığında olduğunu vurgulayan Acar, şöyle devam etti:
“HES şirketi çalışanlarının önce köylülere kadastro, sonra da kaçak çay alanı ölçüm ve yazımı için geldiklerini söylediler. En son olarak ise uçak geçişleri için nokta çalışmaları yapacaklarını söylediler, bocaladılar. Yalanları tutmadı. Bizler 6 yıldır vadilerimizde nöbet tutarak, HES şirketlerine bir kazma dahi vurdurmadık. Biliyoruz ki su, yaşam hakkıdır. Doğanındır, ekosistemindir, bir ticari meta değildir. Doğaya ve yaşam alanlarımıza karşı oynadıkları oyunlardan vazgeçip, yaşamımızdan ellerini çeksinler. Her ne için olursa olsun yaşam alanlarımıza karşı yapılacak her türlü saldırıya karşı fırsat, destek ve imza verenlerle bile fiili ve hukuki mücadelelerimizi sürdüreceğiz. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın.”
Muhabir: Zekeriya Sarıhan