Tarım sektörü, dünya genelinde su kaynaklarının kullanıcıları sıralamasında en başta geliyor. Suyu %15 ile %35 arası miktarının tarım sektörü tarafından kullanımı dahi “sürdürülemez” olarak nitelenirken; tüm dünyada tarım sektörü su kaynaklarının ortalama %60’ını tüketiyor. Çin, Amerika’dan sonra tarım için en fazla su tüketen 2. ülke konumunda. Çin’in su hikayesi Türkiye’ninki ile gösterdiği benzerlik açısından da dikkate değer.
Çin’in Kuzey bölgelerinde tarıma elverişli bolca arazi bulunuyor. Fakat yer altı sukaynakları da bir o kadar kıt. Mahsüller su kıtlığı yaşanan bölgelerde yetiştirilirken; ülkenin kıt su kaynakları nemli, yağışlı, zengin bölgelere ihraç ediliyor.Çin’de toplam su kullanımının yaklaşık %65’i tarım kaynaklı. Bununla birlikte hızlı kentleşmenin ve sanayileşme de kıt su kaynakları üzerinde baskı oluşturuyor. Yetkililer, su sıkıntısı durumunu “tehlikeli” olarak nitelendiriyor ve su kontrolünün çok sıkı olması gerektiği konusunda çağrı yapıyorlar.Yukarıdaki bulgular, PNAS’ın yaptığı araştırmanın* sonuçları arasında yer alıyor. Araştırmacılar, sürdürülebilir bir tarım için Çin’in önünde büyük zorluklar bulunduğunu ve ülkenin bunlarla yüzleşmekte olduğunu söylüyor. Bu zorluklar arasında hızlı sosyo-ekonomik kalkınma, hızlı kentleşme, iklim değişikliği ve bunlarla birlikte gelen su kıtlığı var. Tarıma elverişli arazilerin büyük çoğunluğu su sıkıntısı olan kuzey bölgelerde bulunuyor. Tarımda yaygın olarak sulama teknikleri kullanılıyor. Bu da tarım alanlarının %45’ini kapsayan kısmın, ülkenin suyunun %65’ini çektiği anlamına geliyor.Araştırma soya, buğday, pirinç ve mısır gibi temel besin ürünleri ile kümes ve çiftlik hayvanlarının yetiştirlmesine odaklanıyor. Bu besinlerin, 2005’te Çin’in evsel gıda tüketiminin %93’ünü oluşturduğu da araştırmanın vurgu yaptğı noktalar arasında. Araştırmada, her bölgedeki ürün ve hayvan yetiştirilme yöntemleri ile sulama suyu ve yağmur suyu hesaba katılarak kullanılan su miktarları tespit edilimiş. Sonuçlar; Çin’de besin üretiminin yağmur suyu kullanımı durumunda verimli, sulama teknikleri kullanıldığında ise verimsiz olduğunu ortaya koyuyor. Araştırmacılar, Çin’in su kaynaklarının büyük kısmını tüketen ve su kıtlığına neden olan tarımda sulama teknikleri kullanımı ile ilgili durumun değişmesinin ise ancak politikalar belirlenmesi ile olabileceğine vurgu yapıyor.300 milyon kişi içme suyuna erişemiyor!
Su kıtlığı meselesinin sürdürülebilir tarım çabaları önündeki en büyük engel olduğunun yetkililer de farkında. 2012’de Çin Su Kaynakları Yardımcı Bakanı Hu Siyi, tehlikeli seviyede olan su kaynakları dolayısıyla su yönetiminde daha sıkı bir model benimsemeleri gerektiğini vurgulamıştı. Ayrıca Çin’in 3’te 2’sinin su fakiri olduğunu, kırsalda yaşayan 300 milyona yakın kişinin güvenilir içme suyuna erişiminin kısıtlı olduğunu ve nehirlerin %40’ının önemli ölçüde kirletildiğini belirtmişti.Ayrıca Çin, dünyanın en büyük kendini yenileyebilir su kaynaklarına (nehirler ve şelaleler aracılığıyla) sahip fakat buna rağmen 1,3 milyar nüfus ile karşılaştırıldığında kişi başına düşen su miktarı dünya ortalamasının 3’te 1’i ediyor. Ülkede su kullanımı durumu muazzam farklılık gösteriyor. Kuzey’de yaşayanlar Güney’dekilere göre suyun yalnızca küçük bir bölümüne erişebiliyorlar. Ülkenin kuzeyindeki su arzı tüm Çin’in 5’te biri iken, tarım alanları için suyun 3’te 2’si harcanıyor.
BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), yer altı suyunun aşırı kullanımının göstergeleri süratle aşağı indirdiğini ve kaynakların hızla tükenmesine yol açtığını söylüyor. Ayrıca, suyun kendini yenileyebileceğinden daha kısa sürede tüketildiğinden dolayı kuzey illerde yer altı suyunun çekilmesinin sürdürülemez olduğunu da belirtiyor.
Türkiye’de durum ne?
Her Salı, Açık Radyo’da (94.9) için hazırlayıp sunduğumuz Su Hakkı adlı programda geçtiğimiz haftalarda Dünya Vahşi Yaşam Fonu (WWF) tarafından hazırlanan Türkiye’nin Su Ayak İzi Raporu: Su, Üretim ve Uluslararası Ticaret İlişkisi adlı raporu incelemiştik. Bu rapora göre Türkiye’de üretimin su ayak izi yaklaşık 139,6 milyar m3/yıl. Tarım %89 ile en büyük payı oluşturuyor. Evsel su kullanımı ve endüstriyel üretim, tüm su ayak izinde sırasıyla, %7 ve %4’lük bölümleri kapsıyor. Yani Türkiye’de üretimin su ayak izinin yaklaşık olarak %90’ı tarım sektöründen kaynaklanıyor. Tarım sektörünün su ayak izinin en büyük bileşeni olan yeşil su ayak izi (%64), tarımsal üretimin iklim koşullarına hassasiyetini vurguluyor.