Kaynak: novahaber.com, 3 Ağustos 2014
Adana’nın Kozan kazasında özel bir firma tarafından yapımı devam eden HES barajında görevli güvenlik görevlileri tarafından dövülerek ölümüne sebep olunan şahsın ailesi ve köylüler baraj şantiyesini basarak zanlıların cezalandırılmasını istedi.
Edinilen bilgiye göre, hafta başında ilçeye bağlı Ergenuşağı Mahallesi‘nde yaşanan olayda Ali Yavuz Yüce (37) adlı şahıs köyde faaliyet gösteren ve özel bir firma tarafından işletilen barajda görevli 4 güvenlik görevlisi ile tartışması sonucu darp edilmiş ve Yüce peşinden gitmek istediği güvenlik görevlilerine ulaşmak isterken otomobili ile kaza yaparak hayatını kaybetmişti. Bu olayın üzerine gözaltına alınan güvenlik görevlileri jandarmadaki ifadelerinin arkasından savcılık talimatı ile tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Olayda adı geçen güvenlik görevlilerinin serbest kaldığını öğrenen Ergenuşağı Mahallesi halkı ve Yüce’nin yakınları mahalleye yakın bir mesafede bulunmakta olan barajın şantiyesine girmek istedi. Olay yerinde güvenlik önlemleri alan jandarma ekipleri ise mahalleli halkın şantiyeye girmesine izin vermeyince olaylar çıktı. Jandarma ve köylüler arasında çıkan arbedede jandarma ekipleri, vatandaşlara biber gazı ile müdahalede bulundu. Bölgede vatandaşlar ile jandarmanın arasındaki olaylarda tansiyonun yükselmesi üzerine jandarma ekipleri güvenlik tedbirlerini artırdılar. Jandarmanın biber gazlı müdahalesi anında gazdan etkilenen ve arbedede yaralananlar oldu.
Akabinde jandarma ekipleri mahalleli vatandaşlardan bir kısmının firma yetkilileri ile görüşmesine izin verdi. Mahalleli vatandaşlar ile firma yetkililerinin görüşmelerinin arkasından köylüler jandarma ekipleri tarafından ikna edilerek şantiyeden uzaklaştırıldı.
Köyde faaliyet gösteren barajda görevli güvenlik görevlilerinden şikayetçi olduklarını belirten Ergenuşağı Mahallesi Muhtarı Bülent Bozdağ, “Burada firma köyün barajını yaptı ancak köylülerin tarlaları gitti. Bu konuyu biz yetkili makamlar ile görüşerek sorunlarımızı iletmiştik. Tamam dediler ama sonuç alınamadı. Bayramın birinci günü üç çocuk babası köylümüz firmada yetkili güvenlik görevlileri tarafından darp edilerek, etkisiz hale getirildi. Akabinde bu hemşehrimiz arabasına binerek dengesini kaybetmiş ve aracıyla uçurumdan aşağıya doğru uçmuş ve hayatını kaybetti. Artık yapacak bir şey yok. Burada çalışan güvenlikçilerden komple şikayetçiyiz. Burası bizim kendi yöremiz. Burada çalışan insanlar kendi yöremizden çalışan insanlar olsaydı eğer başımıza böyle bir olay gelmezdi. Bu insanlar şehir dışından geliyorlar ve biz bu insanları tanımıyoruz. Keşke böyle olaylar yaşanmasaydı” dedi.
Olayda hayatını kaybeden Ali Yavuz Yüce’nin eşi Gülcan Yavuz ise, “Eşim bayram günü bayramlaşmaya gelmişti ancak dört tane güvenlik görevlisi tarafından dövüldü ve sebepsiz bir şekilde öldürüldü. Bu davanın sonuna kadar arkasında olacağım. Eşimin kanı yerde kalmayacak. Güvenlik görevlileri serbest bırakıldı, ancak benim geride üç çocuğum kaldı. En küçük beş yaşındaki çocuğum babasının öldüğünü dün akşam öğrendi. Sonuna kadar bu işin arkasındayım. Bu adalet nerede? Adaletin yerine gelmesini istiyorum. Eşimin kanı yerde kalmayacak. Suçsuz ve sebepsiz yere benim eşimin ölümüne neden oldular. Hem yabancı yerden buraya gel hem de köylüleri döv. Böyle bir şey olamaz. Olay anında benim çocuğum ne olur babama vurmayın diye yalvarmış. Benim çocuğumun psikolojisi bozuldu. Onların yüzünü asla unutmayacağım diyor. Çocuğumun gözleri önünde babasının ölümüne neden olundu” diye konuştu.
Olayda hayatını kaybeden Ali Yavuz Yüce’nin oğlu Doğukan Yüce, “Biz adalet istiyoruz. Babamı döverek ölümüne sebebiyet veren kişiler elini kolunu sallayarak ortalıkta geziyor. Biz sadece adalet istiyoruz. Babamın kanı yerde kalmayacak” dedi.
Yüce’nin halası Sibel Akcan ise, “Benim yeğenimin suçu neydi? Ben de orada olabilirdim. Beni de mi öldürmeleri gerekirdi? Benim yeğenimin kanı yerde kalmayacak. Ben yeğenimin kanını istiyorum. Yeğenimin kanı yerde kalmasın. Nerede bu adalet? Neden bu güvenlikçileri serbest bıraktılar. Ben de mi hırsızlık yapayım? Adalet yoksa ben de mi birini öldüreyim? Ben adaletin yerini bulmasını istiyorum. Yeğenimin suçu neydi? Namus davası yok ortada bir şey yok. Neden benim yeğenimi döverek öldürdüler? Bundan sonra Ergenuşağı köyünde güvenlik istemiyoruz” diye konuştu.
Bazı köylüler ise ‘adalet istiyoruz’ diyerek suçluların bir an evvel cezalandırılmasını istediler.
Öbür taraftan olaylarda bir jandarma uzman çavuş ile iki asker hafif şekilde yaralandığı askerlerin tedavilerinin ardından taburcu edildikleri öğrenilirken, Ali Yavuz Yüce’nin kız kardeşi olduğu öğrenilen bir kadının jandarmanın attığı biber gazının kapsülünün başına isabet etmesi nedeniyle yaralandığı bazı köylülerin ise atılan biber gazından etkilendiği ve tedavi için Kozan Devlet Hastanesi’ne gönderildiği öğrenildi. Şantiye içerisinde bulunmakta olan bazı iş makineleri ile bekçi kulübesinin camlarının kırıldığı belirtildi.
Jandarma ekipleri olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlatırken, güvenlik açısından Adana’dan gelen jandarma komandoların hazır kıta bekletildiği öğrenildi.