Çevre Felaketleri: Denizlerdeki petrol sızıntısı

13 Ocak Cuma günü sabah saatlerinde önce Poliport Limanı ve daha sonra İzmit Körfezi’nde 28 bölgede ortaya çıkan deniz kirliliği, tüm körfez deniz hayatını tehdit eder boyuta ulaştı. Sızıntının Dilovası Diliskelesi Mahallesinde bulunan bir limanda meydana geldiği iddia edildi. Edinilen bilgiye göre, Diliskelesi’nde bulunan bir limandan fuel-oil nakliyesi yapan bir tankerden denize tonlarca yakıt sızdı. Denize sızan yakıtın lodosun da etkisiyle İzmit Körfezi’ne yayılması sonucu deniz hayvanları katrana bulandı. Katrana bulanarak zor da olsa kıyıya çıkan bazı deniz kuşlarını ise hareket edemez hale getirdi. Yayılan yakıt sızıntısı nedeniyle çok sayıda deniz kuşu ölürken, yetkililer kirliliğin kimden kaynaklandığı ve facianın boyutları konusunda henüz bir açıklama yapmadı. Limandan denize yayılan yakıt nedeniyle acil müdahale ekipleri ve deniz temizlik şirketlerine bağlı ekipler limanın bulunduğu bölgeye gelerek çalışma yaptı. Rüzgârın etkisiyle Dilovası’nda yaşanan kirlilik Körfez ve Derince bölgesine kadar ulaştı.

Poliport, Evyapport, DP World Yarımca Limanı, Tüpraş İskelesi ve Harikalar Sahili’nin bulunduğu 20 millik alan içerisinde görülen yakıt sızıntısı deniz kuşlarının ölümüne neden olurken, onlarca deniz canlısının yok olmasına yol açtı. Sızıntının ve facianın büyüklüğü saatler geçtikçe daha da anlaşılır olmaya başladı. Tüm Körfez’deki ekolojik dengeyi ve canlı hayatını tehdit eden yakıt sızıntısını önlemek için bariyerlerin oluşturulduğu görülürken, yetkililer incelemede bulundu. Henüz belli bir açıklama ise yapılmadı.

İzmit’de yaşanan bu sızıntı ne dünyada ne Türkiye’de bir ilk değil. Bu dosyamızda petrol sızıntıları nedeniyle yaşanmış olan büyük çevre felaketlerini ele alıyoruz.

Dünyanın denizlerini kirleten petrol sızıntısı kazaları

20 Nisan 2010’da British Petroleum’a (BP) ait bir açık deniz petrol platformunda patlama meydana gelmişti. Transocean adlı bir şirkete ait olan platform, BP’ye kiralanmıştı. Kazada 11 işçi öldü ve 17 işçi yaralandı. Patlamadan 87 gün sonra kapatılan petrol kuyusundan varillerce petrol Meksika Körfezi’ne sızdı. 15 Temmuzda 2,2 milyon galon (53 bin varil) sızıntı tahmin edilmekteydi. Sızıntı başladıktan sonra 2,6 milyon galon (62 bin varil) ham petrol sızdı. Toplamda, 87 günün sonunda 205,8 milyon galon sızıntı yaşandı. Kaza sonucu, soyu tükenme tehlikesi altındaki türler olan balinalar, deniz kaplumbağaları ve göçmen kuşların yaşam alanı da büyük oranda kirlendi.

Burası ABD’nin su kuşlarının %70’ten fazlası için yaşamsal olan bir kışlama ve dinlenme noktası. Meksika Körfezi Kıyısı, bozulmamış ekosistemlere ve ülkenin en önemli yaban hayatı sığınma ve koruma alanlarına ev sahipliği yaptığı gibi, yüzlerce türe de yaşama alanı sunuyor. Her yıl yaklaşık beş milyon göçmen kuş buradan geçiyor. Dahası pek çok tehlike altındaki tür yaşamak için Körfez sularına ihtiyaç duyuyor. Hassas bir popülasyona sahip Kuzey Atlantik orkinosları, dört tür deniz kaplumbağası, altı balina türü, köpekbalıkları ve yunuslar burada yaşıyor.

Geçtiğimiz 40 yılda ABD kıyılarından Avrupa’ya, Irak’tan Güney Afrika’ya ve Türk boğazlarına kadar dünyanın birçok yerinde benzer felaketler yaşandı ve onarılması güç çevre felaketleri yarattı.

1975 ile 2012 yılları arasında denizde petrol kirliliği yaratan bazı kazalar

1975- Jacob Maersk gemisinin bir Portekiz limanında dibe oturması sonucu makine dairesinde bir patlama olmuş ve bütün geminin ateş almıştı. Kazada altı kişi öldü. Yanan petrolden kaynaklanan duman yerel halkı oldukça kötü etkiledi ve dağılan petrol 20 mil uzunluğundaki sahili ve balıkçılık alanlarını kirletti. Sonunda gemi parçalandı. Toplam 88.000 ton petrol çevreye yayıldı.

1976- Urquiola isimli gemi İspanya’da La Coruna limanına girerken petrol sızmasına sebep olacak şekilde dibe oturdu. Gemide patlamalar yaşandı ve yangın çıktı. Çevreye yayılan petrol kabuklu deniz canlılarına ve deniz ortamına zarar verdi. Devam eden patlamalar şehirde hasarlara da yol açtı ve oluşan duman yerli halkı etkiledi. 108.000 ton petrol döküldü ve toplam kirlilik hasarı ve temizleme masrafları 62 milyon doları buldu.

1977- Honolulu’dan 300 mil uzakta, Hawaiian Patriot gemisinin omurgasında 100 ft’lik bir çatlak oluştu. Petrolun denize sızması, gemiyi çevreleyen bir yangın çıkmasına ve büyük bir patlamaya yol açtı. Daha sonra gemi ikiye bölündü ve battı. Kazada bir kişi ölürken ve dökülen 99.000 ton petrol adalardan uzağa sürüklendi.

1978- Amaco Cadiz isimli gemi kötü hava koşullarında dümen donanımı hatasından dolayı Fransa’nın kuzey sahillerinde kaza yaptı. Sahile çekme girişimlerine rağmen, gemi karaya oturduktan sonra ölümcül çevre hasarına sebep olan 223.000 ton petrol dökülmüştü. Daha sonra Fransa, tankerleri kıyılarından uzaklaştırmak, IMO ise büyük gemilerdeki dümen donanımının performans standartlarını iyileştirmek için önlemler aldı. Bu kaydedilen en büyük petrol kazasıydı ve Fransa hükümeti ile diğer kuruluşlar lehine olan dava 10 yılın üzerinde devam etti. Son anlaşma gemi ve kargo için 32 milyon dolar ve Fransa yararına talepler için 253 milyon Euro’nun üzerinde tuttu.

1978- İspanya’nın kuzeybatı kıyısında Andros Patris gemisinin omurgasında 15 metrelik bir çatlak açılınca gemi terk edildi. Bir patlama oldu ve yangın çıktı; yaklaşık 50.000 ton petrol denize yayıldı ve 30 kişi öldü. Gemi güneye çekildi ve geri kalan petrol diğer tankerlere nakledildi.

1979- Betelgeuse gemisi İrlanda’daki Bantry Limanı’nda petrol boşaltırken havaya uçtu. Terminal büyük zarara uğradı ve ağır düzeyde petrol kirliliği oluştu. 64.000 ton petrol döküldü. 50 kişi öldü.

1979- Atlantic Empress gemisi Hindi Adalarının batısındaki Tobago açıklarında Aegean Captain ile çarpıştı. Gemiler çarpışmadan sonra ateş aldı. Kaza 29 ölümle sonuçlandı. Sonunda Atlantic Empress taşıdığı 270.000 ton ham petrolle battı. Aynı zamanda Aegean Captain’dan da şiddetli sızma oldu. Kayıplar Londra deniz sigortası borsası tarafından verilen rekor bir ödeme ile karşılandı.

1979- Burrnah Agate yük gemisi bir başka gemi ile Teksas açıklarında çarpıştı. Kazayı haftalarca süren yangın ve patlamalar izledi. Yaklaşık 10.000 ton petrol döküldü ve yandı. 32 kişi yaşamını kaybetti.

1979- 93.000 ton petrol taşıyan Independenta gemisi ile kuru yük gemisi Evrialy İstanbul Boğazı’nın tam güneyinde çarpıştılar. Independenta ateş aldı ve ateş Evrialy’e sıçradı. Independenta’nın mürettebatından 42 kişi öldü ve gemi yanmaya devam ederek sahile sürüklendi. Gemi büyük ekolojik zarara sebep vererek haftalarca yanmaya devam etti. En sonunda yangın kendiliğinden bitti. 94.000 ton petrolün 30.000 tonu yanarken kalanı denize yayıldı ve 5.5 km’lik bir alan yoğun kirlenme etkisine girdi. Birçok deniz canlısı öldü, midye ve istiridye alanları petrolle kaplandı.

1983- Assami, 53.000 ton petrol ile yüklüyken, Muscat-Umman’ın 55 mil açığında makine dairesinde önemli bir yangına tanık oldu. Ateş geminin geri kalan kısmına, petrol ise denize yayıldı. Gemi terk edildi ve daha sonra açığa çekildi ve battı.

1983- İspanya’ya doğru yol alan Castillo de Bellver, Körfez’den yüklediği 250.000 ton hafif ham petrolle, Güney Afrika açıklarındaki Saldanya Körfezinde alev aldı. Mürettebat gemiyi terk etti; üç kişi öldü ve gemi büyük bir patlamadan sonra battı. Sahilden esen rüzgar petrolü kıyıdan uzağa sürükledi. Fakat dumanlar yağmurla birlikte mahsule ve yeni kırpılan koyunlara zarar verdi.

1985- Nova, İran’ın 20 mil güneyinde, Körfez mevkiinde 70.000 ton petrol yayarak battı.

1988- Odyssey, Nova Scotia’nın 700 mil açığında 132.000 ton petrol yayarak battı.

1989- Exxon Valdez, 37.000 ton petrol dökülmesine ve ölümcül çevre hasarına neden olarak, Alaska sahilinin açıklarında karaya oturdu. Maliyet; temizleme masrafları, para cezası ve tazminat içinde 51 milyar dolar üzerinde; eğer yürürlükteki mahkeme hükümleri onaylanırsa 10 milyar dolar kadar tuttu. Bu kaza OPA 90’a ve başka önlemlerin alınmasına yol açtı.

1989- Kharg V, Afrika’nın kuzey batı sahili açıklarında 70.000 ton ham petrol dökerek patladı. Hiç bir kıyı devleti geminin sahili yakınına yaklaşmasına izin vermediği için, kalan kargosunun nakli için geminin güneye doğru 1.500 mil çekilmesi gerekti.

1991- ABT Summer, Angola’nın 700 mil açığında 260.000 ton petrol kaybı ile battı.

1991- Ro-ro gemisi Moby Prince, 80.000 ton hafif ham petrol taşıyan Agip Abzurro’ya Livarno-İtalya’da demirlenmiş haldeyken çarptı. Arabalı vapur ateş aldı ve 143 kişi öldü. Yangın yedi gün devam etti ve orta dereceli deniz kirliliği geniş bir alanı etkiledi. Çarpışma, İtalyan mahkemelerinin resmi dava açması ve Moby Prince’in sahibince mürettebat dikkatsizliği gerekçesiyle sorumluluk sınırlandırılması deklarasyonu verilmesi ile sonuçlandı.

1991- 144.000 ton ham petrol yüklü MT Haven, Cenova açıklarında demirlemişken ateş aldı ve seri patlamalar geçirdi. Gemi üç ana parçaya bölündü ve daha sonra battığı sığ sulara çekildi. Petrolün çoğu yangın sırasında tüketildi, fakat 10.000 tonun üzerinde petrol ve yanmış petrol artığı sızdı.

1992- Aegean Sea, La Coruna-İspanya’da kötü hava koşullarında dibe oturdu. Gemi ikiye bölündü ve ateş aldı. 74.000 ton petrol döküldü ve geniş ölçüde çevresel zarar oluştu. Kazayı takiben balıkçılıkta oluşan kısıtlamalar 3000 balıkçıyı etkiledi. Balıkçılar tarafından talep edilen 152 milyon dolar tutarındaki tazminat için İspanyol mahkemelerine başvurulmuştu.

1993- 84.000 ton kuzey Denizi ham petrolü ile yüklü MV Braer, İngiltere’nin Shetland Adaları’nda motor arızası geçirdi. Gemi kötü hava koşullarında kıyıya sürüklendi ve kayalıklarda parçalandı. 85.000 tonu bulan tüm kargo ve akaryakıt denize yayıldı. Balıkçılık alanlarına ve çevreye büyük zarar verdi. Kıyıya uçan toz halinde ulaşan petrol serpintisi çiftlik alanlarını kirletti. Bu durum, Shetland Adaları Konseyi ve diğerlerinin temizleme masrafı ve doğaya verilen hasar için, İngiliz hükümetinin ise temizleme aktivitelerinin tanzimi için kapsamlı bir talepte bulunmalarına yol açtı. Ocak 1996’da, 75 milyon dolar miktarındaki talebin karşılanmasına rağmen davacılar tazminat için 100 milyon dolar daha istediler.

1994- İstanbul boğasında Nassia ve shipbroker kazalarının meydana gelmesi, 29 denizcinin ölümüne ve 20.000 ton petrolün boğaza yayılmasına neden oldu. Su canlıları büyük zarar gördü.

1996- Sea Empress İngiltere’de limana girerken karaya oturdu. Kötü hava koşulları tekrar yüzdürmeyi zorlaştırıyordu ve 65.000 ton petrol denize döküldü. Hassas kıyı şeridine ve balıkçılığa ciddi boyutlarda zarar verdi.

1999- Volganeft kazasında gemi ikiye bölündü. 3086 ton petrol Florya ve Marmara denizine yayıldı.

2002- Gotia, 25 ton fuel-oil İstanbul Boğazı, Haliç ve Marmara’ya yayıldı.

2003- Svyatov Panteleymon gemisi 423 ton yakıtla Anadolu fenerinde kayalara vurdu ve petrol yayıldı.

2003- Tasman Spirit, Umman Denizi’ne 12.000 ton üzerinde petrol yayılmasına neden oldu. 16 km’lik sahil şeridi kirlendi.

2004- Athos 1, Delaware nehrinde,  265.000 galon (yaklaşık 860 ton) ham petrol dökülmesine neden oldu.

2004- MV Selendang Ayu, Batı Alaska’da karaya oturdu, gemi ikiye bölündü ve bunun sonucunda 1.560 ton petrol denize döküldü.

2007- Kab 101, Meksika’da 1.869 ton petrolün denize yayılmasına neden oldu.

2010- MT Bunga Kelana 3,  Singapur Boğazı’nda yük gemisi ile çarpıştı. 2000 ton petrol denize döküldü.

2010- BP Deepwater Horizon, ABD tarihindeki en büyük petrol sızıntısıdır. 492.000 ton petrol Meksika Körfezi’ne yayıldı ve ekolojik olarak büyük zarar meydana geldi. Kazadan Missisippi Nehri deltası da etkilendi. 11 kişi öldü ve 17 kişi yaralandı.

2010- MSC (Mediterranean Shipping Company) Chitra, konteyner gemisi olup Jawaharlal Nehru Limanında başka gemi ile çarpıştı. Ortalama 600 ton petrol döküldü.

2011- TK Bremen isimli geminin neden olduğu kaza Fransa’da meydana geldi ve yaklaşık 220 ton petrol denize döküldü.

Bu kazaların yaşanması sonucu bir dizi yasal önlem de alınmaya çalışıldı. 1978 yılında zararlı atık içeren kazalar için MAPROL tutanağı çıkarılmıştır. 1989 yılında gerçekleştirilen bir Uluslararası Konferans’ta kurtarılan mal üzerine geçerli kurallar getirildi ve petrol kirliliğini önlemek için kurtarma gemilerine sınırlı tazminat hükmü getirildi. 1990 yılında, US Petrol Kirliliği Kanunu (OPA 90) çift cidarlı tankerler ve diğer zorunlu kirlilik önleyici gereksinimler için çağrıda bulundu. 1990 Petrol Kirliliği Hazırlığı, Eylem Planı ve İşbirliği üzerine Uluslararası Konferans, petrol kazaları için dünya çapında bir organizasyon için çağrıda bulundu ve bu çağrı 1995’te sonuç verdi. 1991 yılında Rubinion-18, İstanbul Boğazı’nda 2000 adet koyunla battı ve şok bir kirlenme görüldü. Gemi çıkarılamadı. 90-95 MAPROL 73/78’e, yeni tankerlerde çift tekne ve mevcut tankerlerde ise arttırılan incelemeler için Annex I kapsamındaki gereksinimleri içeren, kapsamlı değişiklikler getirildi. 90-95 SOLAS 1974`e, 1988’den – Avrupa sularındaki bazı gemiler için daha önceden beri geçerli Uluslararası Güvenlik Yönetim (ISM) Kuralları’nın emredici tanıtımını içeren, kapsamlı değişiklikler getirildi.

Türkiye’de kazalar

Türkiye açısından en önemli örnek ise, 15 Kasım 1979’da Romen bandıralı Indipendenta ile Yunan Bandıralı Evriali’nin çarpışması oldu. Kazada ve kaza sonucu çıkan yangında 41 kişi hayatını kaybetti. Dünyadaki kaza sonucu denize akan petrol miktarında 11’inci sırada yer alan bu kaza ayrıca, Boğazlar’ın özellikle çevresinde 13 milyondan fazla kişinin yaşadığı İstanbul Boğazı’nın ne kadar büyük bir tehlike altında olduğunu kanıtladı. İstanbul Boğazı dünyada en fazla petrolün taşındığı su yollarından bir tanesi. Denizcilik Müsteşarlığı verilerine göre yılda 50 binin üzerinde gemi boğazlardan geçiyor. Dünya denizlerinde yılda yaklaşık 2 milyar ton petrol taşınıyor. Bu çerçevede yılda 200 milyon tondan fazla ham petrol de boğazlardan taşınıyor.

İstanbul’da kazalar[i]

[i] Çatışma bir denizcili terimi olup, iki ya da daha fazla deniz aracının birbirine çarpması anlamına gelmektedir.

Petrolün Denizle Etkileşimi

Petrol, binlerce hidrokarbon moleküllerinin birleşiminden oluşan, büyük oranda suda çözünemeyen ve sudan hafif bir karışımdır. Denize karıştığı anda denizin durumuna göre yayılım gösterir. Öyle ki bir litre ham petrol denize döküldüğünde yarım futbol sahası büyüklüğünde bir alana kadar yayılabilir. Petrol denize karıştığı zaman suyla etkileşiminde bir dizi fiziksel ve kimyasal reaksiyon oluşur. Petrolün bir kısmı buharlaşır.

Diğer kısmı ise emülsifikasyon, dağılma, oksidasyon, sedimentasyon ve çözülme sürecine maruz kalır. En sonunda ise denizde bulunan mikroorganizmalar bu petrolün bir kısmını parçalayabilir. Kirlilikten birkaç saat sonra dökülen petrolün ortalama dörtte biri atmosfere karışır. Buharlaşma deniz suyu sıcaklığına, ortamdaki rüzgâra ve basınca bağlı olarak değişkenlik gösterir. Kimyasal ve fiziksel etkileşimden sonra geriye kalan petrol sahile ulaşana kadar çevresel etkilere maruz kalır. Bu arada petrolle su karıştığında krema kıvamını alır. Bu kremalaşma olayından sonra bir miktar petrol güneş ışığında oksidasyona uğrar. Gün ışığının enerjisi ve petrol tabakasının kalınlığına göre, bir günde bir hidrokarbon zinciri ortalama bin parçaya bölünerek petrolün çözünmesine katkıda bulunulur.

Sedimentasyon işlemi ise su yüzeyinde krema halde kalan petrol tabakasının ağır bölümlerinin suyun derinliklerine doğru çökmesi neticesinde gerçekleşir. Bu süreç çok yavaş ilerler ve sonuçta dökülen petrolün yalnızca yaklaşık yirmide birinden azı bu şekilde deniz dibine çöker. Eğer petrol kazası kıyıya yakın bir bölgede oluşmuşsa (Erika ve Prestige kazaları gibi) deniz yüzeyinde asılı halde bulunan kum ve diğer sedimentlerle birleşen petrolün çökmesi daha da kolaylaşır. Ancak bundan sonraki aşamada petrolün temizlenmesi çalışmaları zorlaşır; çünkü petrol artık deniz tabanından temizlenemeyecektir. Denizde bulunan mikroorganizmalar tarafından parçalanma ise yukarıda anlatılan süreçler arasında en yavaş olanıdır. Mikroorganizmalar su yüzeyinde bulunan film tabakası ya da kremalaşmış tabaka içerisinde çoğalır. Bakteriler petrolü parçalayarak enerji üretirler. Oksijen kullandıkları için su ve petrol ara yüzünde yaşarlar. Bu yüzden kremalaşmış ve ağırlaşarak dibe çökmüş tabakaya nazaran ince film tabakasında daha çok çoğalabilirler.

Aslında petrolün denizden temizlenmesinde en geç ancak en etkili çözüm biyolojik parçalanmadır. Öte yandan doğaya etkisi düşünüldüğünde, kaza sonrasında meydana gelen aşırı bakteri çoğalması besin zincirini tahrip eder ve dengeyi bozar.

Kaynakça

Deniz Haber (2010).Tarihin büyük petrol sızıntısı felaketleri. http://www.denizhaber.com.tr/tarihin-buyuk-petrol-sizintisi-felaketleri-haber-27666.htm

Greenpeace (2010). Deepwater Horizon petrol sızıntısı hakkındaki gerçekler.  http://www.greenpeace.org/turkey/tr/news/deepwater-petrol-sizintisi-280610/

International Bird Rescue (). How oil affects birds. https://www.bird-rescue.org/our-work/research-and-education/how-oil-affects-birds.aspx

Melik Çağrı Küçükyıldız (2014). Petrol tankeri kazalarının deniz çevresine etkileri ve tazmin sistemi denizcilik uzmanlık tezi. Deniz Ticareti Genel Müdürlüğü. http://www.ubak.gov.tr/BLSM_WIYS/UBAK/tr/yayinlar/20141218_155054_204_1_64.pdf

Oğuzcan Elver (2016). Denizlerde petrol kirlenmesi ve alınabilecek önlemler. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Samsun. http://www.cmo.org.tr/resimler/ekler/10d660232285438_ek.doc?tipi=69&turu=H

Özgür Kocaeli (2017). İzmit Körfezi’nde yakıt sızıntısı felaketi. http://www.ozgurkocaeli.com.tr/izmit-korfezinde-yakit-sizintisi-felaketi-314941h.htm

Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV). Petrol kirliliği. http://www.tudav.org/index.php/tr/petrol-kirliligi