Havza bazında su kirliliğinin birinci öncelikli sorun olduğu iller ve kirlenmenin nedenleri Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın hazırladığı Raporda detaylı bir biçimde ele alınıyor. Buna ilişkin bakanlığın yayınladığı tabloya sitemizde yer vermiştik.
Rapor verilerinin oluşturulma sürecinde kirlenmenin yaşandığı havzalar için yeraltı, yüzey suyu ve yüzme sularında başlıca kirlenme nedenlerinin (X) işaretlemesi istenmiş. Yapılan analizin sonucu şöyle:
Yüzey suyu kirlilik kaynağı için: 57 adet İl Müdürlüğünce kendi sınırları içerisindeki, toplam 384 adet yüzey suyu veya izleme noktası için muhtemel kirlenme nedenleri işaretlenmiş olup bunların 300’ünde (%78) evsel atıksular, 286’sında (%74) zirai ilaç ve gübre kullanımı, 227’sinde (%59) evsel katı atıklar, 179’unda (%47) hayvan yetiştiriciliği, 147’sinde ise (%38) sanayi kaynaklı atıksular muhtemel kirlenme nedenlerinden biri olarak işaretlenmiştir. (Raporun 71.sayfasında)
Yer altı suyu kirlilik kaynağı için: 30 adet İl Müdürlüğünce, kendi il sınırları içerisindeki toplam 153 adet yeraltı suyu veya izleme noktası için muhtemel kirlenme nedeni işaretlenmiş olup, bunların 144’ünde (%94) zirai ilaç ve gübre kullanımı, 72’sinde (%47) hayvan yetiştiriciliği, 69’unda (%45) evsel atıksular, 57’sinde (%37) evsel katı atıklar, 49’unda (%32) sanayi kaynaklı atıksular muhtemel kirlenme nedenlerinden biri olarak işaretlenmiştir.(Raporun 79.sayfasında)
Yüzme suları kirlilik kaynağı için: Yüzme sularımızın çoğunluğunun (%98,9’unun) muhtemel kirlenme nedeninin “evsel atıksular” olarak belirtildiği görülmektedir. Bunu %48,5 ile zirai ilaç ve gübre kullanımı, %17,2 ile deniz/göl taşımacılığı, %13,1 ile evsel katı atıklar takip etmektedir. (Raporun 71.sayfasında)
Evsel atık suların en büyük kirlilik kaynağı oluşturması öncelikle bize su ve kanalizasyon hizmetlerinin kamusal hizmet alanı dışına itildiğini ve bu konuda gerekli yatırımların yapılmadığını gösteriyor. Su kirliliğinin giderilmesinde/önlenmesinde il sınırları içerisinde karşılaşılan en önemli güçlükler bölümünde yer verilen 45 ilde mali imkânsızlıklar nedeniyle arıtma tesislerinin kurulamaması çok çarpıcı bir veri. Ayrıca sanayinin yoğun olduğu bölgelerin verilerinin bu tabloda yer almaması (Bursa, İstanbul gibi iller) kirlilik kaynağının oranlarında da ciddi yanılgılara yol açmakta. Evsek atık sular ile sanayi atıklarının kirletici özelliklerinin farklılaştırılmaması ise diğer bir sorun.