Karadeniz bölgesinde yerel halkın tepki gösterdiği barajlara bir yenisi daha eklendi. Akarsu Köyü Derneği bir basın açıklaması düzenleyerek Trabzon’un Maçka ilçesinde Akarsu bölgesinde yapımına başlanması planlanan Larhan Regülatörü’nü protesto etti. Açıklamada köylüler HES’e karşı argümanlarını dile getirdiler.
Trabzon Gazeteciler Cemiyetinde yapılan açıklamayı Akarsu Köyü Derneği sözcüsü Serkan Yıldız yaptı. Yıldız konuşmasında şunları belirtti: “Yapımcı firmanın köyümüzde üç adet HES’i faal durumdadır. Bu firma bunlara bir dördüncüsünü eklemek istiyor. Bu HES’ler amatörce yapıldı ve doğaya, tabiata, köyümüze çok hasar verdi. Biz de şikâyetlerde bulunduk. Köyümüzde heyelan, doğal afet, can kaybı riski oluştu.” dedi.
Serkan Yıldız sözlerine şöyle devam etti: “Bu yeni projenin adı Larhan HES projesi. Bunun anlamı şu: Bundan sonra köyümüzün deresinde suyu köy sınırları içerisinde göremeyeceğiz. Bu güzergâhtaki ırmak ve sular izinsiz olarak HES borularına akıtılmaktadır. Üç HES’e eyvallah dedik ama buna eyvallah demeyeceğiz.”
Larhan HES projesi belediye meclisi tarafından reddedildi. İki kez bilirkişi heyeti yapılamayacağını söyledi. Ama bunlar tekrardan yapmaya devam etti. Yeni bir proje üretip, çalışmalar yaptılar. Derenin adını Acısu deresi diye değiştirdiler. Oysaki derenin adı Larhan deresi. Köylülerle toplantıyı bizim köye arabayla bir saat uzaklıktaki bir yerde yaptılar. Kendilerine bizim köyde neden toplantı yapmadınız diye sorduğumuzda cevap bulamadık. HES bizim köyde yapılıyor ama toplantıyı başka köyde gerçekleştiriyorlar. Herkes HES’lere karşı olduğunu duyurmuştur.
Akarsu Köyü geleceğin ikinci Hamsiköy’ü, turizm merkezi olarak gözüküyor. Gelen hayran kalıyor. HES’lerin geçtiği yerlerde balıkların nesli tükenmiş durumdadır. Su yok ki balık da olsun. Kanun tanımıyor, menfaatleri için her şeyi yapıyorlar. Köyümüze verdikleri zararları anlatmakla bitiremeyiz. Aynı şahıs üç HES yaptı, dördüncüsü için çalışıyor. Bu toplantıda hiç bir siyasi amaç yoktur. Amacımız köyümüzü korumak, dedelerimizin bize bıraktığı toprakları çocuklarımıza bırakmaktır. Bu HES’e müsaade etmeyeceğiz. Tüm hukuki haklarımızı kullanıp toprağımıza koruyacağız.”