Haberler

Yapıldığı hemen hemen her yerde halkın tepkisi ve protestolarla karşılaşan Hidroelektirik Santrallere, son bir hafta içerisinde 4 tane daha eklendi. Bununla birlikte; 4 ayrı ilde, 4 dere daha kuruyacak...

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, sağanak yağışların ardından barajlardaki su seviyesinin yüzde 18in üzerine çıktığını ifade ederek İstanbul'un 15 günlük su ihtiyacının karşılandığını ifade etti.

Yukarı Köprüçay Havzası’nda yapımı süren Kasımlar Barajı ve HES Projesi’ne verilen “ÇED olumlu” kararına karşı köylüler dava açmıştı. Bilirkişi incelemesinden sonra gözler şimdi Danıştay’a çevrildi.

Bakanlar Kurulu, rüzgar enerjisi santralları (RES), hidroelektrik santralları (HES) ve elektrik iletim hatları için 7 ayrı "acele kamulaştırma" kararı aldı.

Ordu'nun en büyük şelalesi ve aşağısındaki ikinci şelale, HES projesiyle yok edilecek. Gücü 1 megavat bile olmayan HES için suları 100 metreden dökülen Kurşunçal Şelalesi'ni çevreleyen ormanda ağaç kesimi yapıldı bile.

IŞİD'in vahşetinden kaçan Ezidi halkı; açlık ve susuzluğun pençesinde hayat savaşı veriyor. Son iki gün içinde sayıları 40 ile 70 arasında olan çocuk ve yaşlı ağır kuraklık koşullarına dayanamayarak, susuzluk nedeniyle öldü.

Amirli kasabasındaki Türkmenler IŞİD kuşatması altındaki yaşamlarını anlattı: Ne yiyecek ne ilaç var. Büyük bir elektrik sıkıntısı yaşıyoruz. Her gün bombalar yağıyor. Ancak en büyük sıkıntımız su. Yer kazılıp altından çıkan su içilir mi?

Arhavi'de, şehir merkezine yapılan HES için Bakanlar Kurulu'nun 'acele kamulaştırma' kararı doğrultusunda yürütülen 'acele el koyma' işlemleri, Arhavi Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından durduruldu.

Bingöl-Karlıova arasında bulunan Göynük (Gonîg) çayı üzerinde yapılan HES'leri ve Karlıova ilçesine bağlı Yukarı Derinçay (Xêlîfan) köyünde yapılması planlanan termik santral inşaatı kitlesel bir şekilde protesto edildi. Protesto eylemine HDP Bingöl milletvekili İdris Baluken, HDP MYK üyesi Zeki Koç yanısıra yaklaşık 3 bin yurttaş katıldı.

Gelişmiş ülkeler, sera gazı salınımıyla mücadelede isteksiz davranıyor, gelişen ülkeler de “Ben de senin kadar gelişeyim, sonra çevreci olurum” diyor. Bugüne kadarki iklim zirvelerinde dünyanın çıkarları, ulusal ekonomilerin çıkarlarına kurban edildi. 2015 yılında Paris’te imzalanacak 2020’de yürürlüğe girecek yeni sözleşme için de durum pek parlak görünmüyor.