Kaynak: Açık Gazete, 27 Aralık 2011, Yusuf Yavuz
Isparta’nın Sütçüler ilçesiyle, Antalya’nın Manavgat ilçeleri sınırlarında inşa edilmesi planlanan Kasımlar Barajı ve Hidroelektrik Santrali hakkında çarpıcı değerlendirme.
Yukarı Köprüçay Koruma Platformu tarafından hazırlanan raporda, bölge köylerinin kalkındırılmasına ve havzadan göçün önlenmesine katkısı olmayacağı vurgulanan Kasımlar Barajının, ‘üstün kamu yararı’na hizmet etmeyeceğinin altı çizildi.
‘ÜSTÜN KAMU YARARI’ VURGUSU
Yukarı Köprüçay Koruma Platformu tarafından hazırlanan raporda, bölgenin jeomorfolojik yapısına göre Kasımlar Barajı ve Hidroelektrik Santrali’nin tarım alanlarının sulanmasına ve havza halkına sağlayabileceği fayda ile üstün kamu yararı karşılaştırmalı olarak değerlendirildi. Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci başlayan projeyle ilgili, uzmanların görüşü alınarak hazırlanan raporda, bölgenin jeolojik yapısına ilişkin haritalara da yer verildi.
‘BÖLGEDE SULU TARIM YAPILACAK ALAN YOK’
Kasımlar Barajı ve Hidroelektrik Santrali’nin kurulacağı Yukarı Köprüçay Havzasının, Ayvalı Çayı, Karacahisar, Kuzukulağı ve Kartüz derelerinin sularını topladığının altı çizilen raporda, “Çok dik yamaçlı ve yüksek arazi yapısındaki bu havzalarda küçük düzlüklerde kısıtlı tarım yapılmaktadır. Yerleşim alanları da küçük köyler halindedir. Kasımlar beldesinden güneye doğru Köprüçay Havzası’nda sulu tarım yapılabilecek geniş ovalar bulunmamaktadır” görüşüne yer verildi.
‘KÖPRÜÇAY’IN SUYU, GÜNEY’İN SULANMASINA YETERLİ’
Manavgat’ın Değirmenözü ile Çaltepe (Bulhasan) köyleri arasındaki dar vadideki tarım alanlarının, Köprüçay’ın sularıyla sulandığının altı çizilen raporda, “Bu tarım alanları için yukarıda baraj yapmaya gerek yoktur. Köprüçay, Çaltepe’nin güneyinde kanyona girmekte ve Oluk Köprüye kadar bu kanyondan akmaktadır. Oluk Köprüden sonra ırmağın suyu Karabük Ovasının sulanmasına yetmektedir. Beşkonak hizasında tekrar boğaza giren Köprüçay’ın suyu, güneyde Bucak’tan itibaren Zincirlidağ boğazına kadar olan ovanın da sulanmasına yetmektedir. Köprüçay’ın suyu, Zincirlidağ boğazından sonra Serik ile Taşağıl arasındaki geniş ovanın da sulanmasına yetmektedir” ifadeleri kullanıldı.
‘BARAJIN HALKIN GELİRİNİ ARTTIRMAYA KATKISI YOK’
Bölgenin arazi yapısına göre Kasımlar’da kurulacak barajın sulama yoluyla tarımsal üretimi ve halkın gelirini arttırmak ve bölgeden göçü önlemek yönünde bir katkısı olmayacağının vurgulandığı raporda, “Eğer geniş tarım alanlarının sulanması isteniyorsa baraj Zincirlidağ Boğazına kurulmalıdır. Burada üretilecek elektriğin ulusal elektrik iletim şebekesine ulaştırılması için uzun iletim hatlarına gerek yoktur. Kasımlar’da kurulacak baraj sadece elektrik üretmeye yarayacaktır” denildi.
ENERJİNİN MALİYETİ YÜKSEK OLACAK
Barajın kapsayacağı bölgedeki tarihi ve turistik yollara dikkat çekilen raporda, burada üretilen enerjinin dağlık arazide iletilmesi için gerekli iletim hatlarının devlete maliyetiyle, üretilen elektriğin kuruşlandırılabilen ve kuruşlandırılamayan maliyetinin yüksek olacağının altı çizildi.
DEVLETİN ÜRETTİĞİ SUYUN MALİYETİNİ ÖZEL ŞİRKET ÖDEMİYOR
Barajı devletin kurması ve kar gözetmeden enerji üretmesi durumunda elde edilen gelirin devletin ve halkın olacağına dikkat çekilen raporda, “Kasımlar Barajı’ndan üretilecek enerjiyi özel şirket devlete satacaktır. Dağlardaki ormanların bakımını, korunmasını, yetiştirilmesini ve bunlardan su üretilmesini sağlayan devlettir. Devletin orman işletmeleridir. Dolayısı ile devletin ürettiği suyun bir maliyeti vardır. Özel şirket bu maliyeti ödememektedir. Kasımlar Barajı’nın sulu tarım alanlarına sulama suyu sağlamayacağı, köylünün üretiminin arttırılması, çiftçinin kalkındırılması ve havzadan göç olayının önlenmesine bir katkısının olmayacağı, bu sebeple de ‘üstün kamu yararı’na hizmet edecek bir tesis sayılamayacağı sonucuna varılmıştır” ifadelerine yer verildi.