Kaynak: Radikal, 9 Şubat 2013
Rize Küçükçayır Köyü’nde yapımı planlanan hidroelektrik santral projesinin ilk bilirkişi incelemesi için ineğini satan, ikincisi için de banka kredisi kullanmak zorunda kalan Kazım Delal bir yargı zaferi daha elde etti.
RİZE – Rize’nin kent merkezi ile birlikte 10 ilçede yaşayan 300 bin kişinin ihtiyacını karşılayan içme suyu tesislerinin de bulunduğu Salarha Vadisi üzerindeki Küçükçayır Köyü’nde yapımı planlanan 9 megavat kurulu gücündeki Ambarlık Regülatörü ve hidroelektrik santral projesi için dönemin Çevre ve Orman Bakanlığı, ’Çevresel Etki Değerlendirme gerekli değildir’ kararı verdi.
Bunun üzerine köy sakinlerinden 69 yaşındaki Kazım Delal, kararın iptali istemiyle Rize İdare Mahkemesi’ne dava açtı. Dava kapsamında yapılacak bilirkişi incelemesi için mahkemenin talep ettiği 4 bin 500 lira masrafı ahırındaki ineğini satarak ödedi. Rize İdare Mahkemesi, bölgede yaptığı bilirkişi incelemesinin ardından Bakanlığın verdiği ’ÇED gerekli değildir’ kararını iptal etti.
İKİNCİSİ İÇİN BANKADAN KREDİ ÇEKTİ
Ancak ilk mahkeme sonuçlanmadan önce dönemin Çevre ve Orman Bakanlığı aynı proje için ’ÇED gerekli’ kararı verdi. ÇED sürecinin ardından Bakanlık, firmanın hazırlattığı ÇED raporunu onayladı.
Kazım Delal bu kez de bakanlığın verdiği kararın yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle yeniden dava açtı. Davada yürütmeyi durdurma kararı veren mahkeme, Kazım Delal’den yapılacak ikinci bilirkişi incelemesi için 4 bin 500 lira ödemesini istedi. Delal, paranın bir kısmını çocuklarının birikimlerinden sağladı, bir miktar da bankadan kredi çekerek bilirkişi harcını yatırdı. İki yıldır süren davada Rize İdare Mahkemesi, dönemin Çevre ve Orman Bakanlığı’nın verdiği ’ÇED olumlu’ raporunu iptal etti.
“KARAR HES PROJELERİ İÇİN EMSAL OLUŞTURMALI”
Davanın avukatı Remzi Kazmaz, milyonlarca yıldır varlığını sürdüren ve insanların yaşam alanlarını oluşturan vadilerde bu projelerin ‘Sürdürülebilir Kalkınma’ ve Sürdürülebilir Çevre’ anlayışıyla hiçbir bağdaşır yönü olmadığını belirterek şunları söyledi:
“Mahkeme kararında ayrıca idari birimlere ve bakanlığa da ders verir nitelikte vurgular yapılıyor. Rize İdare Mahkemesi, bugüne kadar HES projeleriyle ilgili vermiş olduğu ‘manifesto’ niteliğindeki kararlarına bir yenisini daha eklemiş oldu. Karar, vadilerde ve doğal yaşam alanlarında sürdürülen HES mücadelesi için umut ışığı olmuştur. Artık bundan sonra ilgili bakanlıklar ve hükümet, ortadaki manifesto niteliğindeki yargı kararlarına göre hareket etmelidir. Yargı kararlarından da anlaşıldığı gibi bu projelerin hukuka, yasalara ve mevzuata uyarlıkları bulunmamaktadır. Bundan sonraki uygulamalarla hükümetin hukukun üstünlüğü ilkesine ne kadar önem verdiği ve önemsediğini de göreceğiz. Bu kararlar artık bütün HES projeleri için emsal oluşturmalı ve her proje için ayrı dava açmaya gerek duyulmamalıdır.” (dha/ Muhammet KAÇAR)