İnegöl’de köylülerden HES tepkisi

inegolKaynak: CNN, 29 Nisan 2013
Bursa’nın İnegöl İlçesi’nde, Karaburun Deresi’ndeki suyu kullanarak Tüfekçikonak’ta hidroelektrik santrali kurulması projesine tepki gösteren çevre sakinleri, doğaseverlerle birlikte protesto gösterisi yaptı.

Sulhiye Köyü Karaburun Deresi’nde gerçekleştirilen protestoya, Sulhiye Muhtarı Kerem Ay, Mezit Muhtarı Remzi Kethüda, Osmaniye Muhtarı Faruk Ergüneş, Eski Karacakaya Muhtarı Akın Özkan, Rüştiye Muhtarı Yener Karadan, Yeniköy Muhtarı Nazmi Yavuz, İhsaniye Muhtarı Hayati Çiçek, Kınık Muhtarı Ender Bayram, Özlüce Muhtarı Kamil Çakır, DOGADER üyeleri ve İnegöl Müteahhitler Derneği Başkanı Fahrettin Baykan ile köylüler katıldı.

Ellerinde santrale karşı dövizler taşıyan göstericiler adına açıklamayı Sulhiye Köyü Muhtarı Kerem Ay yaptı. Yüzyıllardır bölgeye yaşam veren Karaburun Deresi’ne hidroelektrik santrali kurulmasını istemediklerini belirten Kerem Ay, “Mücadelemizi Türkiye’ye duyurmak istiyoruz. Bizler yüzyıllardır bu topraklarda yaşadık. Ekmeğimizi, aşımızı, Karaburun Deresi ile suladığımız bu topraktan çıkardık. Karaburun Deresinin suyu ile beslenen kaynak suyunu içtik. Vergimizi ödedik, vatan savunması için oğullarımızı askere gönderdik ama vatan saydığımız kendi köyümüzde susuz kalmakla karşı karşıya bırakıldık” dedi.

‘Suyumuzu alırken bize sorma gereği dahi duymadılar’

Kerem Ay, bölgenin hayat damarı alınırken kendilerini hiç sorulmadığını kaydederek, “Tüfekçikonağı Hidro Elektrik Santrali, Boğazkaya, Bıçkıdere ve Karaburun Regülatörü projesi için Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu tarafından Tüfekçikonak Hidro Enerji Elektrik Üretim A.Ş. adlı şirkete lisans verdiğini öğrendik.

Bursa Valiliği, İl Çevre Orman Müdürlüğü tarafından aynı yıl ‘ÇED Gerekli Değildir Kararı’ verildiğini biliyoruz. ÇED Çevre Etki Değerlendirme Raporu yani çevre zararını araştıran bir rapor olduğunu tesbit ettik. Ormanla kaplı vadimizi ve Karaburun dere yatağını susuz bırakacak bir projeye için devletin yetkili kurumu tarafından ‘ÇED Gerekli Değildir Kararı’ nasıl verilebildiğini anlamamız mümkün değildir” dedi.

‘Hukuki yoldan mücadele edeceğiz’

Kerem Ay, kaygılarını devletin yetkili kurumlarına anlatmak için, itiraz dilekçesini geçen hafta Bursa Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne verdiklerini bildirerek, “İtirazımız kabul edilmezse, susuz kalmamız devletin yetkili organları tarafından önemsenmezse mücadelemizi mahkeme önünde dava açarak yürüteceğimizi burada dosta düşmana ilan ediyoruz. Bizler, çocuklarımız ve torunlarımızla, daha çok uzun yıllar boyunca köyümüzün topraklarında yaşamak istiyoruz. Deremizin suyunun bir damlasına bile dokundurtmayacağız. Suyumuz, canımızdır. Suyumuza almak isteyenlere, canımızı almak isteyene nasıl davranılırsa öyle karşılık vereceğiz” açıklamalarında bulundu.

‘Su olmayan yerde yaşam olmaz’

DOĞADER Genel Sekreteri Caner Gökbayrak ise, 2010 yılından başlatılan proje konusunda köylülere hiçbir şekilde bilgi verilmediğini belirterek, “Dere yaklaşık 2 kilometre daha batıda olan Tüfekçikonak köyü tarafına taşınacak ve bu dere kuruyacak. Aslında aynı zamanda bu dereden yapılan içme suyu kaynağı var. İçme suyu kaynağı da büyük şehirler tarafından kullanılan bir kaynak. Aynı zamanda içme suyu kaynağı da kalmayacak” dedi.