30.yıldönümümüzü kutlamak için, bu yeni yazı dizisini dünyanın dört bir tarafında nehirler için verilen mücadelelere yön vermiş ve hala vermekte olan insanlara ithaf ediyoruz. Bu ay, verdiği mücadeleyle dünyanın dört bir tarafındaki aktivistlere ilham veren Nehir Savunucularından birinin hikâyesini sizlerle paylaşıyoruz: Guatemala’da mütevazı bir çiftçiyken aktivist olan Carlos Chen.
Guatemala’da Chixoy Barajı’nın inşa edilmesinin üzerinden on yıllar geçmiş olsa bile, yaşanmış olaylar hala insanı hayrete düşürüyor.
Gerçekler herkes tarafından çok iyi biliniyor: 80’lerin başlarında Guatemala’da iç savaşın yükseldiği dönemde-Dünya Bankası ve Inter-Amerikan Kalkınma Bankası’nın finanse ettiği bir baraj projesi Chixoy Nehri üzerine inşa edilmişti. Aileleri kuşaklar boyunca nehrin kıyısında yaşamış olan yerli Maya Achi sakinlerine buradan taşınmaları söylendi. Karşı çıktıklarında ise; 400’ün üzerinde erkek, kadın ve çocuğun hepsi zorla kaçırıldı, işkence edildi ve katledildi.
Carlos hayatta kalanlardan biriydi. 2007 yılında, Carlos’la birlikte Guatemala’da Chixoy rezervuarında botla bir tur atmış ve kamerayla manzarayı çekmiştik.
Videoda, Chen çorak yamaçların üzerini örten gri sulara bakıyordu. Bereketli toprakların suların altında kaldığını söylüyordu. Bu topraklar mensup olduğu halkın mısır, fasulye, biber ve domates yetiştirdiği ve bugüne kadar yaşanmış olan iç savaşların en kötüsünden uzun zaman boyunca kaçtıkları topraklardı. Hükümetin köylerine baraj inşa edileceğini duyurduğu günü hatırlıyor ve halkının bu karara karşı koymasının ardından zorla kaybedilen ve öldürülen yakınlarını yeniden sayıyordu.
Katledilenler arasında dokuz aylık hamile eşinin ve iki çocuğunun olduğunu ise videoda söylememişti. Bazı şeyler var ki aradan on yıllar geçmesine rağmen onları dile getirmek çok zordur.
Söz konusu olaylardan on yıllarca sonra, ona ve diğerlerine ait çok sayıda köy doğal olmayan yollarla oluşmuş yosunların doldurduğu rezervuarın altında uzanıyor. Verimli taşkın ovalar, üzerinde tarım yapan köylülerle birlikte yok oldu. İnsanlar kötü evlerin ve verimsiz arazilerin bulunduğu yerleşim alanlarında yaşamaya zorlandı. Akıntının 25 km aşağısında, devasa türbinler enerjiyi çok uzaklardaki kentlere gönderiyor. “Bizim için,” diyor Chen, “su halkımızın gözyaşları ve kanıyla yüklü.”
Bu tür pek çok vakada, hikâye orada sona erer. Baraj inşa edilir, katliamlar yapılır, kurbanlar korkutulur ve susturulur. Ve 1982 katliamından on yıl sonra, Chen susturuldu. Haklı olarak hayatının tehlikeye gireceğinden korktuğundan, saklanmak için kaçtı fakat tüm çabalarına rağmen sessiz kalamadı. Yitirdiği insanlar peşini bırakmayacaktı. 1993 yılında Guatemala Kentine gitti ve Guatemala hükümetine karşı köyü Rio Negro’da işlenen suçlar nedeniyle ilk resmi şikâyette bulundu.
Bu dava; on yıllar sürecek savunuculuk, araştırma, toplantılar ve ölüleri mezarlarından çıkarma çalışmalarını kapsayan uzun bir kavganın başlangıcıydı. Ancak Chen mücadelesinde hiçbir zaman yalnız değildi: Bölgedeki en büyük kasaba olan Rabinal’e dönüşüyle, katliamın sorumlularını adalet önüne çıkartmayı amaçlayan bir insan hakları örgütü olan “Maya-Achi Şiddet Kurbanlarının Kalkınması Derneği”nin iki kurucusundan biri oldu. Yıllarca süren terör döneminden sonra, hayatta kalanlar kendileri ve kaybettiği sevdikleri için adalet talep etmek amacıyla ortaya çıktılar.
Hareket güç kazandıkça, gün geçtikçe daha fazla insan ailelerinin gömülü olduğu yerleri söylemeye, hükümete karşı açılan davada daha fazla kanıt göstermeye ve tazminatlar için ikna edici bir dava oluşturmaya başladı.
On yıllar süren mücadelenin ardından, 16 Ocak 2014’te ABD Kongresi Dünya Bankası ve Inter-Amerikan Kalkınma Bankası’nın yöneticilerini Chixoy Barajı’nın etkilediği halklar için ödenecek tazminatları bildirmeye çağırdığında bir tarih yazılmış oldu.
8 Kasım 2014’te Carlos Chen Osorio ve halkın içinden yüzlerce insan bu tarihi olayın bir parçası olmuştu: Guatemala’nın başkanı Otto Perez Molina Chixoy Barajı’nın neden olduğu sosyal, kültürel ve çevresel yıkımda hükümetin oynadığı rol nedeniyle özür diledi. Kişisel tazminatları, altyapıyı, kalkınma yardımını ve çevresel iyileştirmeyi finanse etmek üzere 154,5 milyon ABD Dolarından fazla bir meblağı içeren Tazminatlar Anlaşmasını sundu.
“Tazminatlar konusundaki anlaşmanın imzalandığı gün hepimiz çok mutlu olmuştuk,” diyor Chen şimdi. “Hakkımız olan tazminatları almak için yıllarca mücadele ettik ve işte amacımıza ulaşıyoruz.”
Chen’in hikâyesi insanın hayal bile edemeyeceği türden bir acı ve azim örneği. Bu aynı zamanda, bir nehrin sadece bol miktarda suyu taşıyan bir kanal olmadığı; aynı zamanda kıyısında yaşayan ve yaşamları onun varlığına bağlı olan tüm insanları birbirine bağlayan bir ağ olduğunun da hikayesi. İnsanlar nehrin ta kendisidir. O nehir üzerinde birleşen bağlar asla kopmaz, nehrin kendisi-ve Chen’in halkının yüzyıllardır yakından tanıdığı arazi- sular altında kalmış ve erişilemez olsa bile.
Ancak, karardan dokuz ay sonra, Maya Achi sakinlerine tazminatlar ulaşmış değil. “Hala umudumuzu koruyoruz,” diyor Chen. “Hükümete baskı uygulamak ve uluslararası toplumun desteğini almak gerekiyor.”
Tazminatlar kayıpların hepsini karşılayamaz. Ancak geçen yılın gelişmeleri dünyanın dört bir tarafındaki nehir savunucularına umut veriyor. Carlos Chen gibi aktivistler sayesinde adalet mümkün.
Kaynak: International Rivers