Ilısu Barajı’nın inşaatı tüm itirazlara ve protestolara rağmen devam ediyor. Bu baraj ve HES Projesi’nin tamamlanmasıyla 12 bin yıllık tarihi kent Hasankeyf sulara gömülecek ve on binlerce insan göç etmek zorunda kalacak. Tarihi Hasankeyf Çarşısı’ndaki esnafa 15 gün içinde dükkânlarını boşaltmaları, aksi halde “zorla icra olunacağı” ibareli tebligatlar 22 Şubat tarihinde gönderildi. Oysa “Yeni Yerleşke” olarak ifade edilen yerde ne dükkânlar ne de evler tamamlandı. 3 Mart tarihinde Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi tüm bu mağduriyetleri ifade eden “Hasankeyf boşaltılmak isteniyor -Ilısu Barajı Projesi İnsansızlaştırma ve Göçertme Projesidir!” başlıklı bir basın açıklaması yayınladı. Ilısu Barajı projesinin devletin bir “rant, yıkım ile insansızlaştırma ve göçertme” projesi olduğunu defalarca dile getirdiklerini söyleyen Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi basın açıklamasında “Ilısu baraj projesinin fiziki gerçekleşmesi bitse ve su tutulmaya başlansa dahi mücadelemizin devam edeceğini bir daha kamuoyu ile paylaşıyoruz. Zararın neresinden dönersek dönelim toplum, tarih ve doğa için büyük bir kazanım olacaktır. Ilısu Baraj Projesi Hasankeyf ve Dicle Vadisi’ne daha fazla zarar vermeden hep beraber bu yıkım ve talan projesine güçlü bir şekilde “DUR!” diyelim!” çağrısında bulundu.
Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi’nin Basın Açıklaması şöyle:
Ilısu Barajı ve HES Projesi tamamlanırsa Hasankeyf ilçesinin yüzde 90 gibi büyük bölümü barajdan etkilenecek, aralarında köy ve mezraların da bulunduğu 199 yerleşim yeri ya tamamen ya da kısmen sular altında kalacaktır. Bununla birlikte Hasankeyf ve Dicle Vadisi’nde eşsiz ve özgün büyük bir kültürel ve doğal miras da yok edilecektir. 1954’ten beri Ilısu Barajı’ndaki gelişmelerin belirsizliğinden dolayı Hasankeyf başta olmak üzere sular altında kalacak diğer yerleşim yerlerinde bilinçli bir ekonomik ihmalkârlıkla insansızlaştırma ve göçertme politikası uygulanmaktadır.
Ilısu Projesinin fiziki yapısının gerçekleşmesi büyük oranda bitirildiği devlet yetkilileri tarafından kamuoyuna açıklanmıştır. Projenin fiziki yapısının tamamlanması için gün sayılırken Hasankeyf’te ve diğer yerleşim yerlerinde hak ihlalleri artarak devam etmektedir.
Hasankeyf’lilerin geçimini sağladığı ve gelen ziyaretçilerin uğrak yeri olan “Tarihi Hasankeyf Çarşısı”nın boşaltılması için esnafa 22 Şubat’ta tebligatlar gönderilmiştir. Daha önce 200’e yakın esnafın olduğu, ancak baraj çalışmalarından dolayı sayıları son yıllarda hayli azalan esnaflar kepenk kapatma durumu ile karşı karşıya gelmişlerdir. 25’e yakın esnafın kaldığı “Tarihi Hasankeyf Çarşısı”nda esnaflara gelen tebligat ile 15 gün içinde dükkânları boşaltmaları gerektiği bildirilmiştir. Gelen tebligatta esnafın dükkânlarını boşaltmadığı takdirde “zorla icra olunacağı” ibaresi yer almaktadır.
Hasankeyf’te inşaatı devam eden “Yeni Yerleşke”deki dükkânların inşaatı tamamen bitirilmemiştir. Buna ek olarak henüz hedeflenen bin civarı konuttan hiç biri bitirilmemiş, Haziran ayına kadar bu konuda bir değişiklik olması da beklenmemektedir; böylece “Yeni Yerleşke”de henüz çok az sayıda insan yaşamaktadır. Bu nedenlerden dolayı insanların yokluğundan dolayı “Yeni Yerleşke”deki dükkânlar çalışamayacak ve tüm bunların sonucunda uzun süredir baraj çalışmalarından dolayı mağduriyet yaşayan esnaf daha da mağdur olacaktır. Baraj çalışmalarından dolayı kepenk kapatma noktasına gelen esnafın bu şekil taşınması esnafı ekonomik, sosyal ve psikolojik açıdan mağduriyetini çok arttıracaktır.
Esnaflar için yapılan hak sahipliğinde de bekâr esnaflar hak sahipliğinden yararlanmamıştır. Aynı şekilde uzun yıllar boyunca vergi levhasına sahip olmasına rağmen birçok esnaf hak sahibi olamamıştır. Bu ayrımcı uygulama esnafın ve halkın mağduriyeti daha da artmıştır.
“Yeni Yerleşke”de evlerin Haziran ayında teslim edileceği, Hasankeyf ve sular altında kalacak diğer yerleşim yerlerin de haziran ayında boşaltılacağı planlanmaktadır. Ancak yerinden elde ettiğimiz bilgilere göre konutların tamamlanması 2018 yılın sonunu bulması büyük ihtimaldir. Yine Haziran ayına kadar hükümet açıklamalarına göre Ilısu Projesinin fiziki gerçekleşmesinin bitirileceği ve daha sonra su tutulacağı hedeflenmektedir. Ancak bunun gerçekçi olmadığını izlenim ve tecrübelerimize dayanarak belirtmek isteriz. Ayrıca yeni Hasankeyf köprüsünün, inşaatta çalışan işçilerden aldığımız bilgilere göre en erken bir yılda bitmesi beklenmektedir. Hükümetin Haziran ayında su tutmaya başlamasını ilan etmesi psikolojik bir algı yaklaşımı olduğunu düşünüyoruz. Son dört yılda suyun “bir kaç ay veya bir yıl içinde tutulacağı” sürekli belirtilmektedir.
Ilısu Barajı projesinin devletin bir “rant, yıkım ile insansızlaştırma ve göçertme” projesi olduğunu daha önce defalarca kamuoyu ile paylaştık. Ilısu baraj projesinin fiziki gerçekleşmesi bitse ve su tutulmaya başlansa dahi mücadelemizin devam edeceğini bir daha kamuoyu ile paylaşıyoruz. Zararın neresinden dönersek dönelim toplum, tarih ve doğa için büyük bir kazanım olacaktır. Ilısu Baraj Projesinin Hasankeyf ve Dicle Vadisine daha fazla zarar vermeden hep beraber bu yıkım ve talan projesine güçlü bir şekilde “DUR!” diyelim!
Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi
www.hasankeyfgirisimi.net
[email protected]
