Bangladeş’de kömüre karşı büyük eylem hazırlığı

BangladeşBinlerce Bangladeşli, dünya mirası listesindeki hindistansakızağacı ormanlarına yapılaması düşünülen iki kömür santrali planını protesto etmek için önümüzdeki hafta eyalet başkenti Dhaka’dan dünyanın en büyük hindistansakızağacı ormanına yürüyecekler.

Eylem organizatörleri başkentten dünya mirası listesinde yer alan hindistansakızağacı ormanlarına yapılacak yürüyüşün Bangladeş hükümetini enerji santrallerine verdiği destekten vazgeçireceğini ümit ediyorlar.

10 Mart’ta uzun yürüyüş denilen eylemin örgütleyicileri,  Bangladeş hükümetini, pirinç tarlalarının, karides çiftliklerinin ve geniş hindistansakızağacı orman alanlarının bulunduğu Sundarbans yakınlarındaki santrallerin inşaatına verdikleri desteği kesmeye ikna edeceklerini umuyorlar.

Planlanan  1320 MW’lık Rampal kömür santrali ve 565 MW’lık Orion kömür santrallerinin her ikisi de 10.000 km2 bir orman alanında, Unesco Dünya Mirası ve RAMSAR sulak alan listesinde yer alan Sundarbands’ın 14 km içerisinde yer alacak. Bangladeş ve Hindistan arasında bölünen bu büyük ormanın genişçe bir kısmı Bangladeş’te kalıyor.

bangladeş-2

Aktivistler, hava ve su kirliliği, su kalitesindeki değişiklikler ve artan gemi trafiği nedenleriyle zaten orman bütünlüğünün parçalanması ve aşırı nüfus artışı tehlikesi altındaki Sundarbans’ı, kömür santrallerinin yavaşça yok edeceğinden korkuyorlar. Rampal kömür santrali  her gün tek başına, Passur Nehri’nden 219.000 m3 su çekecek, bu da hindistansakızıağaçlarının bağımlı oldukları suyun potansiyel olarak tuz yoğunluğunu ve sıcaklığını değiştirecek.

Hükümet, Rampal kömür santralinin, ekosistemin rüzgarlı ve sığ nehirleri içerisinde hemen hergün yaklaşık olarak bir gemi dolusu kömür nakletmeye ihtiyaç duyacağını tahmin ediyor. Muhalifler, bu durumun felakete yol açacak nitelikte  bir sızıntı olma ihtimalini arttıracağını söylüyorlar. 2014 yılında bir petrol tankerinin 75.000 galon petrolü kırılgan ekosisteme sızdırması sonucu bölgede bu konuda bir hassasiyet meydana gelmişti. Günler boyunca bölge halkı tencere, tava, kaşık ve süngerlerle yayılan toksit sızıntıya karşı mücadele etmek durumunda kalmıştı.

Hükümet, kömür santrallerinin ormanlar üzerinde ya çok az zarar vereceğini ya da hiç zarar vermeyeceğini iddia ediyor, kirliliği azaltmak üzere en yüksek teknolojiyi kullanacaklarını söylüyorlar.

Rampal kömür santralini işleten Bangladesh-India Friendship Power Company (BIFPC) yönetim müdürü Ujjwal Bhattacharya “Biz, iddia edildiği gibi bu projenin Sundarbans’i yok edeceğine dair hiç bir neden görmüyoruz.” Dedi. BIFPC  Hindistan ve Bangladeş’in ulusal enerji şirketlerinin ortak bir girişimi.

Bhattacharya, yeni kömür santralinin Bangladeş kanunlarına bağlı olduğunu ve bağlayıcı çevre kurallarını temel aldığını da ekledi.

Bangladeş-1

Bangladeş hükümeti ayrıca kömür santrallerinin, nüfusun yaklaşık üçte birinin enerji sıkıntısı çektiği bir ülkede yoksulluğun azaltılması için de gerekli olduğunu belirtiyor.

“Bu proje Rapal bölgesine ekonomik refah getirecek… Bölge halkının Sundarbans’a olan bağımlılığı azalacak” Diyen Bhattacharya “Bu hatta hükümetin Sundarbans’ı kurtarmasına yardım edecek” Dedi.

Resmi makamların çoğu hükümet çizgisine yakın dururken, Bangladeş’in finans bakanı Abul Maal Abdul Muhith geçen ay muhabirlerlere, bu kömür santralinin “bariz bir takım etkileri” olacağını kabul etti, günlük olarak kömür taşıyan gemilerin “bu bölgedeki flora ve faunayı ciddi biçimde etkileyeceğini” de ekledi.

Aktivistler, bu kömür santralinin, kömür santrallerinin herhangi ormana en az 25 km uzaklıkta olması gerektiğine dair kanunları olan Hindistan’a komşu bir bölgede asla inşa edilmemesi gerektiğini belirtiyorlar.

Yerli bir araştırmacı ve aktivist olan Miha Mizra, bu projelerin Bangladeş hükümetinin “gelişme standardı olarak yüksek ekonomik büyümeyi tek yönlü bir takıntı haline getirdiğinin” göstergesi olduğunu söyledi. “Sadece büyüme temelli, tüketim odaklı  ve enerji takıntılı, oldukça sığ bir kalkınma anlayışı” olarak adlandırıyor ve hükümeti, Bangladeşlileri yoksul ve ormanlarını “feda edilmesi beklenen bir tali zarar” gibi görmekle suçluyor.

Bu tali zarar aynı zamanda Bangladeş’in Sundarbans içinde yaşayan son kaplan nüfusunu da içerebilir. Son dönemde yapılan bir araştırma ormanın Bangladeş tarafında, beklenenden çok daha az olarak, sadece 106 kaplanın hayatta kaldığını gösterdi. Bangladeş 2010 yılında, 20 yıl içerisinde dünya kaplan nüfusunu ikiye katlama taahhüdü veren 13 kaplan alanı ülkesinden biri, fakat şimdiye kadar kendi ülkesindeki kaplan nüfusu azalmaya devam ediyor.

Bangladeş-3

Sundarbans’te tehlike altında olan diğer türler arasında iki nehir yunusu ve bir endemik kuş türü (maskeli finfoot) da bulunuyor. Genel olarak araştırmacılar Sundarbans’ta böcekler haricinde 1000 farklı türün yaşadığını kaydetti.

Yüzbinlerce Bangladeşli, yaşamlarını sürdürmek için balıkçılıktan bal üreticiliğine kadar, Sundarbans ormanlarına ve orman su yollarına bağımlılar. Orman ayrıca, dünyanın bu kısmını sık sık vuran siklonlara karşı çok önemli bir doğal koruma alanı oluşturuyor. Muhammad bunu “Yaklaşık olarak 40 milyon insan için… doğal bir koruyucu” olarak adlandırıyor.

Bangladeş uluslararası arenada ikllim değişimi ile mücadele konusundaki sözlü tavrına rağmen, oldukça hırslı bir biçimde kömüre dönüyor. Rampal ve Orion kömür santralleri, ülke genelinde planlanan en az bir düzine kömür santrali projesinden sadece iki tanesi.

Hasina, Bangladeş’in kömür enerjisini 2030 yılına kadar 15.000 MW’a, yani Bangladeş’in kömür enerjisini 2010’daki %1’den 2030’da %50’ye yükselteceği taahhüdünü vermişti. Şuanda ülke enerjisinin büyük çoğunluğunu doğal gazdan sağlıyor.

Mizra gibi aktivistlerin önünde olukça zor bir mücadele duruyor. Rampal kömür santraline karşı üç yıl önce gerçekleştirilen uzun yürüş- yaklaşık 20.000 kişiye ulaşmıştı- hükümeti caydırmayı başaramamıştı. Proje inşaatına bu yıl içerisinde başlanması bekleniyor.

Çeviri: Özdeş Özbay

Haberin orjinali: The Guardian, 02 Mart 2016