25 Haziran haftasında İstanbul için İstanbul Büyükşehir Belediyesi Afet Koordinasyon Merkezi’nden (AKOM), Meteorojoli’den ve çeşitli kurumlardan sel, su baskını, yıldırım, yerel dolu yağışı, yağış anında kuvvetli rüzgârların yaşanacağına ilişkin uyarılar ve olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunması istendi. Arabaların üzerinin battaniyelerle, kartonlarla kaplandığı hafta…
Geçen yıl da Temmuz ayında “süper hücreli fırtına” denilen olayı yaşamıştık. Bu yaşadığımız karşısında İstanbul’un üzerine denk gelmesi “talihsizlik, çok seyrek görülebilecek bir doğal afet, ama hiç de görülmeyen bir durum değil; geçmişte de buna benzer olaylar yaşandı, doğal afet karşısında yapacağımız herhangi bir şey yok, ancak zararı azaltmak için gerekli tedbirler alınabilir” gibi birçok açıklama yapıldı. Ama yapılan bütün bu açıklamalar benzer nitelikte olayların sayısının ve şiddetinin neden artığına ilişkin değildi. İklim değişikliği ile bağlantısını kuranlar ise iklim değişikliğini de olağan, doğal bir değişiklik gibi sunuyordu. “İklim değişiyor, bu tür doğal afetlerin sayısı da doğal olarak artıyor” Öncelikle vurgulanması gereken İklim değişikliğinin doğal olmadığı.
Aslında anlatmak istediğimiz tam da Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu’nun 21 Haziran 2018’de yaptığı açıklamada yer alıyor. Bakan Eroğlu, artan yağışlar ve meydana gelen sel baskınlarının küresel iklim değişikliklerinden meydana geldiğini belirterek, “Aslında şunu vurgulamamda fayda var. Küresel iklim değişikliği nedeniyle bakıyorsunuz belli bir sürede, 3 ayda yağacak yağışın 24 saatte ani olarak düştüğünü görüyoruz. Tabii ne kadar tedbir alsanız dahi biz ancak can ve mal kaybını önleyecek tedbirler alıyoruz. Neticede belli bir yağışın üstünde kuvvetli bir yağış gelince maalesef taşkınlar olabilir. Bunlara karşı bizim ileri derecede bir sistemimiz var. O da şu; Meteoroloji Ölçüm İstasyonu kurduk. Şu an istasyon sayısı bin 700’e yükseldi. Önceden çok daha az bir orandaydı. Bunları bütün Türkiye’deki yağış durumunu takriben 3 gün veya 1 hafta önce tahmin edebiliyoruz. Böylece vatandaşı ikaz ediyoruz. Hatta cep telefonlarında dahil hava durumunu görebilmemiz mümkün. Bu bakımdan vatandaşlarımız meteorolojinin yaptığı ikazları duymasını özellikle rica ediyorum” dedi. Konuşmasının devamında da “Bundan sonra özellikle önümüzdeki hafta salı gününden itibaren yağışlar sadece Marmara Bölgesi’nde var. Diğer bölgelerde yağış kesiliyor. İnşallah hayırlara vesile olur. Yağışlara ihtiyacımız vardı ve oldu. Ama bazen kuvvetli yağışlar vatandaşları tedirgin ediyor. Sıkıntılar olabiliyor. Ama aşırı yağış nedeniyle sel olan yerlerde ekiplerimiz zamanında müdahale etti ve gerekli tedbirleri alıyoruz. Bir ölüm hadisesinin olmaması bizim sevincimiz. Geçmiş olsun diyorum. Bugünü de atlatırsak önümüzdeki haftadan itibaren herhangi bir problem gözükmüyor” diye konuştu.
Eroğlu bu açıklamasıyla iklim değişikliğine neden olan uygulamalarından sorumlu olmadıklarını ayrıca gerekli tedbirleri aldıklarını söylüyor. Oysa bu büyük bir aldatmaca.