Makaleler

Makaleler

Urmu Golu der Susuzam

Urmu der ki, “Susuzam”

Dr. Akgün İlhan * - Orta Doğu’nun “yakıcı” gündeminde kaynayıp giden ama savaşlardan çok daha “yakıcı” sonuç doğurabilecek ekolojik felakete dikkat çekmek gerekiyor. Türkiye-İran...

Çoruh’un Kelepçeleri: Yusufeli Barajı

Yusufeli Barajı ve HES Projesi sözleşmesi 22 Ekim 2012'de Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile barajın inşaatını gerçekleştirecek konsorsiyumun lideri LİMAK Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir tarafından imzalandı. Başbakanın doğumgününe denk getirilen temel atma töreni ise 26 Şubat 2013 tarihinde gerçekleşti.

Ambalajlı suda skandallar bitmiyor

Sağlık ve Gıda Güvenliği Hareketi'nin 1 yıllık çalışmasını sonucunda oluşturulan Ambalajlı Sular Raporu'nda, “Sağlık Bakanlığı’nca yapılan resmi analiz sonuçlarına göre, Türkiye’de büyük bedeller ödeyerek satın aldığımız sular; kimyasal, biyolojik ve radyoaktif kirlilik açısından güvenle içilebilir olmaktan çok uzak. Sağlık Bakanlığı’nın kendi analiz verileri incelediğinde bile Türkiye’deki su varlıklarının aşırı derece kimyasal ve radyoaktif kirliliğe maruz kaldığı görülüyor.”

Türkiye’nin Sulak Alanları

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yıldönümü olacak 2023 yılı hedeflerini duymayanınız yoktur. Bu tarihe ithafen “milli gururumuzu” kabartacak projeler birbiri ardına ilan ediliyor.

Rakamların ahengi barajların yarattığı yıkımı kapatamayacak

Görünen o ki Deriner Barajı sadece duvar yüksekliğiyle değil doğa, toplum ve geleceğimiz üzerinde yaratacağı tahribatla da Türkiye’nin gündemine sıkça gelecek. Evet, doğa varlıklarını yok etme pahasına onlardan elde ettiği faydayı maksimize etmeyi kalkınma sayan hakim zihniyet varlığını sürdürdüğü sürece daha çok baraj ve HES nehirleri kelepçeleyip, boğacak. Boğulan sadece nehirler değil toplum ve gelecek nesiller de olacak.

Bolivya ve Güney Afrika’da Su Hakkı Mücadeleleri

Yaşamı var eden en önemli varlıkların başında su geliyor. Yaşam mücadelesinin de en önemli bileşenlerinden biri su hakkı. Yani aslında su hakkı mücadelesi insanlık tarihi kadar eski. Tarih boyunca uğruna savaş ve barışın eksik olmadığı su, günümüzde de dünya toplumlarının en önemli meselelelerinden biri.

İstanbul’da kentsel dönüşüm ve su kaynakları

3. Köprü, 3. Havalimanı ve kamuoyunda Çılgın Proje olarak da bilinen “Kanal İstanbul” projeleri gündemden düşmüyor. Bunlar kente yeni yerleşim alanları kazandırmaya yönelik kentsel dönüşüm[1] projelerinin parçası. Bu projelerden çoğunun çalışmalarına başlandı bile.

Türkiye’de ve dünyada su hakkı mücadelesi

Son yirmi yıl içinde su krizinin süregen bir hal almasıyla birlikte su hakkı kavramını daha çok duyar olduk. Ancak “su hakkı”nın tarihçesi daha öncesine dayanıyor. Bu kavram İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi (1948) gibi çeşitli uluslararası metinlerde insanın sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı içinde adı geçmese de,örtük olarak kabul edilmekteydi. Yani yeni bir haktan değil, erozyona uğramış bir yaşam hakkının değişen sosyal ve ekolojik şartlara göre yeniden tanımlanması söz konusu.

Su krizinin gölgesinde

Hızla büyüyen bir kirlenme ve tükenmenin kıskacında olan su, haksız bir paylaşımın da nesnesi olmasına rağmen Türkiye’de su meselesi hala yeterince araştırılmış bir konu bile değil.

Su Hakkı ve Suyun Özelleştirilmesine Karşı Bazı Anayasal Tecrübeler*

Tolga Şirin Su, özel mülkiyetin ortaya çıkışından, dinsel inançlardan, aile, devlet ve benzeri kurumlardan, günümüzde güvence altına alınmış bütün hak kategorilerinden, hatta insandan bile önce...